Bizim kalbimizin karası ile başımız derttedir. Ne yaparsak onu aklamak için yaparız. O aklaşırsa dünya aklaşır, bunu biliriz. O aklaşırsa ötede yüzümüz aklaşır. O yüzden işimiz, sözümüz ve derdimiz ona doğrudur. Bir yerlerde insanlar açlık çeker, oraya yöneliriz; aslında yöneldiğimiz kalbimizin karasıdır. Bir yerlerde insanlar ölür, oraya döneriz; aslında döndüğümüz kalbimizin karasıdır. Bir yerler yıkılır, biz yara sarmaya gideriz; aslında sardığımız kalbimizin yarasıdır. Aldırmazsak, ihmal eder, rahatımıza bakarsak biliriz ve hissederiz ki üstümüze is bulutları çöker ve kalbimiz kararmaya durur.

Bu kadarla kalmaz, tadımız kaçar. Karalık durmaz çünkü yüzümüze sıçrar, elimiz, gözümüz, ağzımız da kararır. Karalık yine durmaz, dünyayı karartır. Kalbimizin isi ve karası, insanların ellerinden dünyaya bulaşır, bir yerde açlık olur, bir yerde savaş olur, bir yerde zulüm olur, dünyayı boğar. Bu, her devirde böyledir. Bu devirde, işte şu içinde bulunduğumuz zamanda da böyledir. Ve bugün kalbimizin karasının dünyaya sıçradığı mekân Somali’dir. Evet,  bugün, kalbimizin karası Somali’dir. Oraya yönelmek kalbimize yönelmektir.

Oraya yardım, kimsenin yardımının erişemeyeceği bir günde kalbimize yardım etmek demektir. Somali’ye yönelmek, kalbimizin devasına yönelmektir. Somali’ye ilgi  göstermek kalbimize ilgi göstermek demektir.

Dergimiz yazarlarından Âdem Ergül ve Halil İbrahim Kurucan geçen ay Somali’deydiler. Kalbimizin karasında gördüklerini gelip anlattılar. Aklaşmaya vesile olsun diye sizinle paylaşıyoruz. Orada tanıştıkları bir gurbetçi dertli genci bu ayın kapağına taşıdık. Kurucan’ın Somali’de tanıştığı Ferhat’ı sadece ayaküstü dinlemesi bile bu kardeş hakkında hükmünü vermesine yetmiş. Dönüp bize Ferhat’tan bahsettiğinde söylediği bir cümle de bize yetti: “O bir dertli…” Demek Ferhat bizden, biz de   Ferhat’tanız.

***

Elinizdeki sayı ile 5. senemiz nihayete eriyor. Süreli bir yayın için 5 sene, üstelik hep büyüyerek devam etmek sadece ve sadece şükrü gerektiren bir durumdur. Hem bunun idrakinde olmak, hem de siz okuyucularımızın nabzını sürekli tutmaya gayret  etmek, umuyoruz ki bize çok daha güzel günler gösterecek. Gelecek ay, 6. senemizin ilk sayısında yeni kampanyamızı duyuracağız. Abone olacak okuyucularımıza bu sene iki kitap birden hediye ediyoruz. Şimdilik gelecek aya kadar gizli kalsın ama iki  kitabı da çok beğeneceğinizi ümit ediyoruz. Yeni dönemde muhteva ve mizampaj değişikliklerimiz de olacak. Geçen aylarda yaptığımız anketimiz bu konuda bize güzel ipuçları verdi.

Bir sonraki sayıda buluşmak ümidi ile Allah’a emanet olunuz.


Mehmet Lütfi Arslan'ın Yazısı.