Ey Genç, sen bizim için, Türkiye için, Ümmet için, Dünya için, Allah için önemlisin! Senin milyonlarca insandan farklı bir özelliğin var. O özelliğini ortaya çıkarman lazım. Bak ne kadar büyük vazifeler ve başka bir deyişle imkanlar var önünde!

on bir kaç yıldır bir kısım uluslararası gençlik kongreleri, buluşmaları düzenleniyor. Bakıyorum bu uluslararası etkinlikleri düzenleyenlere ellerini bırakın Türkiye ötesine uzatmayı, 200 metre ötelerindeki gençlik derneklerine bile ulaştıramayan tipler bunlar.

Tümünü suçlamış olmayayım. Derdim bu işlere emeği geçen insanlara saygısızlık etmek değil. Muhtemelen bu  organizasyonları yüklenenler ne sıkıntılarla karşılaşıyorlar. Nasıl da yıldırıcı anlayışsızlıklara maruz kalıyorlar. Kimseye haksızlık etmeyelim tamam, ama bu işin kendisine de, tüm Dünya gençliğinin üzerindeki potansiyel vazifeye de haksızlık etmeyelim.

Seni, beni bekleyen büyük görevi ve sorumlulukları fark edememek aymazlığına ve ufuksuzluğuna da mahkum olmamalıyız!

İsim vermeye çok gerek yok ama o kadar çok eksiği vardı ki bu uluslararası gençlik kongrelerinin. Genç Dergisi’ni hangisinde gördünüz? Anadolu Gençlik’i, Genç Öncüler’i, Umut Gençliği’ni, Genç Gönüller’i, Genç Gönüllüleri, İMH Gençliğini, Genç Birikim’i, Genç Düşünce’yi, Mostar Gönüllüleri’ni, Dünyabizim’i, Cafcaf’ı, İhlsözlük’ü, Genç Yaklaşım’ı... Sayamadıklarım kusura az baksın ama  bu saydıklarımın en az 10 katı gençlik organizasyonu var memlekette.

Ulus devlet mantığının mahkumu olmamak zaten uluslararası bir organizasyonun birinci vazgeçilmez vasfı olmalı. Ama benim  dikkatlerinize işaret etmek istediğim husus şu: Elbette Dünya Müslümanlarına açık bir organizasyon düşünmek demek sadece halkı  Müslüman ülkelerdeki gençlerle ilgilenmek anlamına gelmemeli! Dünyanın Müslüman gençleri halkı Budist bir ülkede de yaşıyor, çok güzel işler yapıyor olabilirler, Almanya’da da...

Yani gözlerin, kulakların Dünya gençlerine açık olması lazım. Genç derken elbette tüketim kölesi gençleri kast ediyor değiliz.

İslam kısıtlar mı?

Aranızdan şunu düşünenler olabilir, iyi de neden İslam’la kısıtlıyoruz? Onun adı sınırlandırmak değil dostum; ufuk açmak!  Projeksiyon tutmak!

A, tabii tüm Dünya gençlerine de ulaşmayı hedefle.

Dünyada Müslümanların dışında da güzel işler yapma derdinde gençler yok mu sanıyoruz, var elbet! Hem de öyle az filan da değil!

Ama, biz Müslüman gençlere ulaştık mı? Onların arasından geleceği kuracak ve besleyecek nitelikli gençleri ayırabildik mi? Onlarla hiç iş tuttuk mu? Ne kadar tuttuk ki tutmuş bir de hemen Müslümanların dışındaki nitelikli gençlere de ulaşılsa olmaz mı diyorsun?Elbette ulaşalım! Bir dakka bile gecikilmemeli! Sorumluluğun büyüklüğü fark edilmeli fakat tedricilik de ihmal edilmemeli! Vazifenin hangisi öncelikli bunun bilincinde olmalı! Şimdi sözün burasında şunu da demek isterim: Ey Genç, sen bizim için, Türkiye için, Ümmet için, Dünya için, Allah için önemlisin! Senin milyonlarca insandan farklı bir özelliğin var. O özelliğini ortaya çıkarman lazım. Bak ne kadar büyük vazifeler ve başka bir deyişle imkanlar var önünde!

Senin ne düşündüğün sorulmaya sorulmaya düşünmeyi, hayal kurmayı, büyük işler tasarlamayı unuttun belki. Bir şeyleri birilerinin yaptığı gibi yapmaya zorladılar seni.

Namaz arkadaşlarınla kalk!

Oysa sen kendi özgünlüğünü bizimle,arkadaşlarınla, namaz arkadaşlarınla, (ah canım, ne güzel arkadaştır, söylemesi bile ne güzel, namaz arkadaşlarınla!) en özgür, en özü gür, özü Allah dolu bir şekilde ortaya koymalısın! Bunu yapman engellendiğinde Allah’a, toprağa, ana babana, senin kendine olan borcunu ihmal etmiş duruma düşürüleceksin.

Sen kendi rengini en güzel şekilde açtığında, sen farkını ortaya koyduğunda biz senin bize yansıtacağın renkle zenginleşiriz sadece.Sen de tek başına yapamayacağın hayallerini gerçekleştirmek için birilerine ihtiyacın olduğunu unutma. Onları yok sayma! Sadece Türkiye’de değil onlar, dünyanın her yerinde öyle güzel insanlar var ki!!

Her birimiz çok şey yapabiliriz. Her birimiz birlikte olduğumuzda çoktan da çok şeyler yapabiliriz. Bu inançtan, bu kaygıdan, bu özgünlük ve özgürlükçü çizgiden sesleniyorum sana!

Şablonların dışından bakalım!

Türkiye’nin ve Modern dünyanın daraltıcı, köleleştirici tüketim kültürünün şablonlarının çok dışında bir yerden, açıdan, açılardan  bakabilen gençler lazım!

Ve özgür ruhların Hz. Adem’den bugüne binyıllardan beslenip bugünden sonraki bin yıllara ulaşabilecek ve tazeliğini koruyacak iş, oluş ve eylemler ortaya koyması lazım. Modern dünyanın saldırılarına karşı şimdi, burada, berk duran, güçlü duran, arkadaşları ile birlikte bir duruş, klas duruş sergileyebilen günler için Bismillah!


Asım Gültekin'ın Yazısı.