Tik tak, Tik tak... Saat sabah 7:00
 
Bilim gözünü açtığında gökyüzündeki kırmızılık dikkatini çekmişti... Bir anlık baktı ve tekrar başını sallayıp kendine gelmeye çalıştı... ``Kaybedecek zaman yok. Bugün büyük gün``, yıl 1938... Saat 9:00 Yer:Almanya... İki bilim insanı (Otto Hahn ve Fritz Strassmnn), insanlığın içinde sakladığı `parçalama hırsının doruğuna` erişmiş ve sonunda patlattıkları! En büyük haberi ahşap yapılı ses çıkartan bir kutudan dinlemenin zevkini yaşıyorlardı...
 
``Değerli radyo dinleyicileri! Bugün Bilim`in insanoğluna sunduğu şu ses çıkartan kutudan, Atom`un da artık parçalandığını duyurmaktan övünç duyuyoruz. Bu keşif dünyaya muazzam bir enerji sağlanmasının yanında artık hiçbir insanın elektrikten mahrum kalmamasını sağlayacak...``
 
Saat 22:00
 
``İşte bugün rahat bir şekilde uyuyabilirim`` diyordu, Bilim. Yüzündeki hafif bir gülümsemeyle... Rüyasında, hayatında görmediği bir yangın ateşi görüyordu... Devamına dayanamadan terler içerisinde hemen kalktı... ``Neyseki rüyaydı... Galiba sabah gözümü alan güneşin kızıl doğuşu beni etkiledi... Ben yinede attığım adıma dikkat edeyim!``
 
Her geçen gün dahada dinamikleşen Bilim, ``Gün geçtikçe gençleşiyormuyum ne!`` diye yolda yürüyor, Sanayi, Ekonomi, Askeri ve daha nice yardımcıları ise Liderlerini hayranlıkla takip ediyordu...
 
 
Tik tak, Tik tak... Saat 8:00
 
Artık daha geç kalkmaya başlamıştı, Bilim... Tüm işleri daha rahat halloluyordu keşfettiği şeylerle... ``Tembel mi oluyorum acaba?`` diye de içinden geçirmedi değil... Gördüğü o rüyadan eser kalmamıştı, Yıl 1945...
 
Yolda yürürken o her şeye dikkat kesilen özelliği yine çevresine dikkat kesilmişti... ``Bugün kuşlar niye ağaçlara saklanmış? Belki havanın soğuk olduğundandır. Peki niye rüzgar bu kadar sinirliymiş gibi esiyor? Kim karıştı ona`` espirisini kendi kendine yaparak, yine kendi kendine pişmanlığını yaşayacağı siyah-beyaz bir ekranın başına kurulmaya gidiyordu...
 
Saat 17:00 
 
Güneş yine kızıllığına bürünüyordu. Ayırmak zordu, kızgınlığından mı yoksa bugün dünyayı aydınlattığından ötürü duyduğu utançtan dolayı mı?
 
 
``Evet, sayın seyirciler! Bilim`in yıllar önce getireceği yeniliklerin içerisinde bahsetmeyi unuttuğum küçük! bir detayı atladım, tabi Bilim, hatayı affetmez... Bugün itibariyle Hiroşima`da insanoğlunun bir daha göremeyeceği bir katliam gerçekleşti ve ilk Atom Bombası patlatıldı...`` 
 
 Sözler Bilim`in kulağında uğuldamaya dönüşmüş, çalan telefonun sesini duymuyordu. Uzaklara dalmış, gördüğü rüyayı burnunun dibinde yine kendi yaptığı bir kutunun içinde, izlemeye devam ediyordu...
 
Telefonu açmak hiç istemiyordu. Yaptığı hatanın daha en başındaydı. ``Niye böyle oldu?`` diye bağırmak istiyordu ama kendisininde bildiği gibi Bilim hatayı affetmezdi`` 
 
``Alo! Kim O? Ben Bilim...`` Ses gelmiyordu karşıdan belliki Bilim`in sesini duymayı istiyordu. Telefonda konuşulacak gibi değildi. Ama Bilim, bunun sonunda yine birşeyler olduğunu keşfetmişti...
 
Devam edecek... 2. Duruşma, Konu: Yine! Toplu Katliam (ama gizli, küçücük...) Sanık:Bilim 


Cihan Taştan'ın Yazısı.