Zikrin Müzikle Buluşmasına Sıcak Bakmıyorum!
Selim Bozkurt
Umut MÜRARE Kimdir?
Umut MÜRARE 1977 yılında İstanbul`da doğdu. İlk orta ve liseyi tamamladıktan sonra 3 yıl özel statüde konservatuar ve piyano eğitimi aldı. 1994 yılında Faruk EKİN, Bilal YAŞAR ve Yusuf MERAL ile Grup KARDELEN’i kurdu. 1997 yılında müzik yönetmenliği ve aranjörlüğe ilk adımı attıktan sonra birçok değerli sanatçının albümüne söz ve besteleriyle de katkıda bulundu. 2004 yılı Ekim ayında “Ben seni görmeden sevdim” adını verdiği ilk solo albümünü çıkarttı. Aralık 2007’de de ‘Sensiz Olmuyor’ adını taşıyan 2. albümünü dinleyicileri ile buluşturdu. Halen müzik yönetmenliği, aranjörlük, söz ve beste çalışmalarıyla sanat hayatına devam etmektedir. Evli ve bir çocuk babasıdır.
Sizce müziğin İslami olanı olmayanı olur mu?
Müzik evrenseldir ve kendine özgü ortak bir dili vardır. Onu icra eden kişilerin duygu ve düşünceleriyle şekil alır, hayat bulur.
Bazı müzisyenlerin oldukça hareketli zikirli ilahilerden oluşan albümler yaptığını ve bu albümlerin büyük ilgi gördüğünü biliyoruz. Siz nasıl değerlendiriyorsunuz bu durumu? Zikirli ilahi ve ezgilerden oluşan albüm yapmayı düşünüyor musunuz?
Hayır hiçbir zaman böyle bir albüm yapmayı düşünmedim yapanlara da sıcak bakmıyorum. Çünkü ayetlerin ve zikrin ibadet edasıyla müzikle buluşmasının İslam’ın ruhuna ters olduğunu düşünüyorum.
‘Yeşil pop’ olarak nitelendirilen müzik sektöründe bu aralar sular durulmuş durumda. Konserler devam ediyor, takip ediyoruz fakat yeni albümler yok. Sezon mu açılmadı yoksa? Talep mi yok, sektörde başka sorunlar mı var?
Öncelikle şunu ifade edeyim ki insanları yaftalama modasının olduğu Türkiye`de “yeşil pop“ birilerinin bilinçli olarak ortaya çıkarttığı bir tabir. Sektördeki daralma ülkemizdeki kriz ve ekonomik nedenlere dayanıyor. Ayrıca internet ortamında, büyük emeklerle hazırlanan ve birçok kişinin emeği bulunan eserlerin izinsiz ve kanunsuz indirilmesi ve kopyalanması da diğer bir sorun.
Eşref Ziya, Ömer Karaoğlu ezgileri dinleyerek büyüyen ve şimdilerde sizin ezgilerinizi dillerden düşürmeyen sevenlerinizde bile, başka arayışlar var. İçinde bulunduğunuz piyasada yeni kişilere yer var mı?
Bu camia sadece bu saydığınız isimlerin tekelinde değil tabi ki. Sektör her zaman yeni isimlere ve seslere açık. Kaldı ki bizler bunu her zaman destekliyoruz.
Rap ilahi diye bir şey olabilir mi?
Böyle tabirleri nereden buluyorsunuz hayret. Artık tarzların curcuna olduğu bu dönemde, müzik sektörü ve müzisyenler de farklı arayışlar içerisinde olunca rap ilahi değil rap türkü bile olur.
Sizce bir sanatçı hangi yönde siyasetin içinde bulunmalı? Sadece Filistin duyarlılığı mı?
Bu bence tamamen kişisel bir tercih. Kimi siyasi görüşünü açıkça ifşa eder kimi etmez. Kimi aktif rol alır kimi almaz. Filistin’e gelince, bir sanatçı sanatın hangi dalında olursa olsun etrafında gelişen olaylara duyarsız kalamaz, hele ki Müslümansa. Ortada bir zulüm varsa ve bu zulüm kime yapılırsa yapılsın bizlerin görevi mazlumun yanında olmaktır.
GENÇ'ın Yazısı.