Artık yeni moda talebini Facebook’ta seslendirmek ya, boğazın Üsküdar ile Eminönü yakasını birleştirecek tüp geçite istedikleri ismin verilmesini isteyen bir grup genç de bu sanal dünyada bir kampanya başlatmışlar: “Tüp Geçit’in Adı Hüdayi Yolu Olsun.” Hüdayi Yolu, Üsküdar ile Sarayburnu arasında olduğuna inanılan, özellikle fırtınalı zamanlarda kayıkları ve gemileri salimen ulaştırdığına inanılan bir koridor. Rivayete göre öğrencisi Sultan Ahmed’in kendi adına yaptırdığı camisinin temeline ilk kazmayı vurmak için karşıya geçmesi gereken Aziz Mahmud Hüdayi Hazretleri, o gün patlayan fırtınaya rağmen bir kayık kiralamış ve karşıya geçmeye karar vermiş. Kimsenin açılmaya cesaret edemediği o fırtınada Hüdayi’nin kayığı sanki bir koridordan geçer gibi iki yanında azgın dalgalar, karşıya ulaşmış. O günden beri kayığın gittiği bu yola Hüdayi Yolu adı verilmiş. Facebook’ta 3000’e yakın destekçi bulan bu girişimin sahipleri şunu diyor:

“Bu yol... Yani Aziz Mahmud Hüdâyî hazretlerinin geçip gittiği o dualı yol; Üsküdar ile Eminönü-Sarayburnu arasında; köpürse kudursa bile denizin tesir etmediği bir geçittir... İşte bu yüzden, şu anda, tam da aynı çizgiye... Yani Üsküdar ile Eminönü-Sarayburnu arasına, suyun altına döşenecek tüplerle yapılmakta olan geçidin ismine de; “HÜDÂYÎ YOLU” denmesi, en münasiptir!.. “Tüp geçitten geçtim” demek yerine; Aziz Mahmud hazretlerinin sandalıyla çizerek, bugünler için işaret ettiği “HÜDAYİ YOLU”ndan geçmek isteyenler; bu ismin yayılmasına çaba göstermelidirler...”

Bu girişime öncülük edenleri, özellikle de Muammer Erkul’u tebrik ediyor, biz de GENÇ Dergisi olarak teklifi desteklediğimizi belirtiyoruz. Füniküler gibi ne dilimize ne de konuşmamıza uymayan kelimeler kullanmaktansa böyle anlamlı isimlendirmeler olsa güzel olmaz mı?


GENÇ'ın Yazısı.