Müslüman değil misin sen? İzzetin, vakarın, iz’anın, irfanın nerde?! Hele bazı arkadaşlar herkesi kabul eder, yanlış, sapkın, kopuk, din-imanla alakasız herkesi baş tacı eder; sıra Müslüman yazarları, âlimleri hatasıyla sevabıyla sevmeye geldiğinde nasıl da cimrileşiyorlar.

Yeni keşfettiğin ve sevdiğin, üslubunu beğendiğin bir yazar haram bir fiili yaptığını yazmış, ne yaparsın? İçinde neler hissedersin? Ben üzülüyorum, tedirgin oluyorum. “Ya Rabbi, daha fazlasını yapmasın, ne olur” diyesim gelir. “İnşallah sonradan tevbe etmiştir” derim. Başkalarına tavsiye ederken dikkat ederim. Buna özellikle etrafımda pek de dikkat edilmediğini görüyorum.

Hatta benden daha mütteki arkadaşların bile kimi yazarları, şairleri pervasızca övgüyle zikrettiğini görüyorum. Hele o yazarla, şairle kendini neredeyse özdeşleştirenler. Kardeşim, adam ömrü boyunca bir kere secde bile etmemiş; nasıl kendinle özdeşleştiriyorsun o ayyaşı. Başındaki başörtüsünden nefret etmiş; tiksinti ile bakmış örtüne; o meymenetsize nasıl özenirsin, hayranlıktan feleğini şaşırırsın.

Müslüman değil misin sen? İzzetin, vakarın, iz’anın, irfanın nerde?!

Hele bazı arkadaşlar herkesi kabul eder, yanlış, sapkın, kopuk, din imanla alakasız herkesi baş tacı eder; sıra Müslüman yazarları, âlimleri hatasıyla sevabıyla sevmeye geldiğinde nasıl da cimrileşiyorlar.

Yani öldürelim mi uygunsuz fiillerini yazan veya yazmasa bile ömrü Müslümana yakışmayacak şekilde geçen bir yazarı, şairi? Hiç mi beğenmeyelim iyi yazıyor olsa bile? Elbette beğenebilirsin, tamam; ama abartma! O beğeninden Müslüman âlim, yazar, şairlere sıra niye gelmiyor hiç anlayamıyorum.

Müslümanlığı maruf yazarları özellikle kollamaya, tercih etmeye; yazılarımda, konuşmalarımda onlardan bahsetmeye çalışırım. Bu yüzden beni dar kafalılıkla suçlayan, hep aynı isimleri ağzına dolamakla suçlayan az dindarla karşılaşmadım. Biraz dünyaya açılmamın iyi olacağını, gavur yazarları da takip etmenin elzem olduğunu ya söylediler ya ima ettiler durdular. Tanıdığım kimi yazarlar, şairler yazılarında, konuşmalarında Müslümanlıkla alakası olmayan yazarların, sanatçıların, kültür adamlarının isimlerini hiç eksik etmediler. Hatta böyle yaparak etrafında daha entelektüel, nitelikli, çok şey bilen bir kültür adamı olarak tanındıklarını; bu yüzden çeşitli kültürel veya siyasal kuruluşlarda kendilerine yüksek görevler verildiğini de görmedim değil. Hatta görmedim değil denecek kadar seyrek bir durum da değildi bu. Böylesi durumlarla karşılaştığımda üzüldüm.

Hayır! Beni neden önemli bir yerlere layık görmüyorlar şeklinde bir zaafın tepkisi değildi bu. Bu ucuzluklara birileri neden tav oluyor üzüntüsü idi. Bu tipleri bir şey zannederek daha ne kadar zaman kaybedeceğiz hissi idi.

Mesela kitap ilim irfan ile alakalı olduğu düşünülerek milyonlarca insandan sorumlu olacak şekilde önemli yerlere getirilen bir yöneticinin sırf bu işaret ettiğim hastalığın dışavurumu onlarca iş yaptığına tanık oldum. Yönettiği kurumlara sol, sosyalist, liberal, batıcı yazarları, kültür adamlarını hem de yüzde 80 oranında doldurmaktan geri durmadığını gördüm.

Hürriyet Gazetesi’nde, Milliyet Gazetesi’nde hakkında olumlu bir haber çıksın diye bu kadar düşülür müydü? Düşülürmüş demek ki.

Siyasilerin, bürokratların siyasi denge kaygıları ile yapıp ettikleri yanlış, hatalı kültürel işlere yine de çok üzülmüyorum.

Benim üzüldüğüm şu: Böylesi bir illete kapılmış arkadaşların hayırlı, faydalı, kıymetli yazarları, âlimleri, şairleri öğrenmeye bir türlü vakit bulamıyor oluşu. Topluma zarar veren yöneticiler her zaman olur ama zararın verilmesinden ziyade yönetenlerce iyilerin isimlerinin dahi bilinmemesi; bu daha büyük bir zarar. İyilerin isimlerini bilmeyen onların fiillerini de bilmeyecektir, fikirlerini de bilmeyecektir. Onların ideallerini de bilmeyecektir. İyiler, öncüler, güzel Müslümanlar güzelliklerin kıyafetidir. Aslolan güzellikle meşguliyet.

Hele hele bu reklam çağında, bu magazin çağında ağzı güzel isimlerle meşgul olmayanın kalbi, dili, fikri de ister istemez kirli çağın çerilerini, komutanlarını, öncülerini, artçılarını zikredecektir.


Asım Gültekin'ın Yazısı.