Dünya’nın kardeşi olarak bilinen Venüs, insanoğlunun ilgisini en çok çeken gezegenlerden olmalı. Çünkü Venüs, en çok uzay aracı gönderilen ve yüzeyinde en fazla insan yapımı araç bulunan gezegen olma özelliğine sahip. Her ne kadar önümüzdeki yıllarda bu özelliğini Mars’a kaptıracak olsa da bu böyle.

Her geçen gün kıyamete daha hızlı yaklaştığımızı hissediyoruz. Nitekim Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’in bizlere anlattığı kıyamet alâmetlerini bir bir görmeye başladık. Hadislerde geçen Hz. İsa’nın inmesi, Ye’cüc ve Me’cüc’ün zuhuru, dumanın çıkması gibi kıyamet alâmetlerinden insanları düşündüren bir tanesi daha var: Güneş’in Batıdan doğması.

Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Buharî, Müslim ve Ebû Davud’da geçen bir hadislerinde “Güneş, battığı yerden doğmadıkça kıyamet kopmaz. Batıdan doğunca, insanlar görür ve hepsi de iman eder. Ancak, daha önce inanmamış veya imanın sevkiyle hayır kazanamamış olan hiç kimseye bu iman fayda sağlamaz” buyuruyor. Güneş’in Batıdan doğması kıyametin büyük alâmetlerinden olması ve diğerlerinden önce cereyân edecek olması, bu olayı daha bir önemli kılmaktadır.

Güneş’in Doğudan doğması, Dünya’nın kendi ekseni etrafındaki dönüşüyle alâkalı bir meseledir. Dünya, Batıdan Doğuya doğru döner ve bu sebeple Güneş bize göre doğudan doğar ve Batıdan batar. Güneş Sistemi’ndeki diğer gezegenlerde de durum böyledir. Yalnız biri hariç. Bu gezegen aslında dağdaki çobandan şehirdeki insana kadar herkesin gördüğü bir gezegendir. Çünkü gece gökyüzünde Ay’dan sonraki en parlak objedir. Kimi sabahyıldızı demiş ona, kimi akşam yıldızı, kimisi de çoban yıldızı demiş. Aslında o bir yıldız değil, Dünya’ya en yakın gezegen olan Venüs’tür.

Bizim lûgatimizde Zühre olarak geçen Venüs, Güneş Sistemi’ndeki diğer gezegenlerin aksine kendi ekseni etrafında doğudan batıya doğru döner. Bu yüzden Venüs’te Güneş doğudan değil, batıdan doğar. Venüs’teki olağanüstülükler bununla da sınırlı değil. Güneş’ten yaklaşık 108 milyon km uzaklıkta bulunan Venüs’ün 1 günü, 1 yılından daha uzundur! Venüs’ün Güneş etrafındaki bir turu 224 gün sürerken, kendi ekseni etrafındaki bir tam dönüşünü -243 günde tamamlar. Ekseni etrafında diğer gezegenlere göre ters döndüğü için “-“ ifadesi kullanılır.

Venüs, Güneş’e en yakın ikinci gezegen olsa da Güneş’e en yakın gezegen olan Merkür’den daha sıcaktır. Yüzeyindeki sıcaklık 464 °C’yi bulur. Venüs’ün cehennemi hatırlatan bu müthiş sıcaklığı yoğun atmosferinden kaynaklanmaktadır. Geçmişte Dünyamızla yaklaşık aynı karbon değerlerine sahip olsa da yüzey sıcaklığı sebebiyle karbonunu yakar ve yüzde 97’si karbondioksitten oluşan bir atmosfere sahip olur. Karbondioksitten oluşan yoğun bulutlar, Güneş’ten gelen ışınların üçte ikisini uzaya yansıtır. Geriye kalan kısmını ise yüzeyde hapseder ve çıkmasına izin vermez. Sera etkisi denilen bu olay sebebiyle Venüs kendi içinde kavruldukça kavrulur. Atmosfer yoğun olduğu için öyle tutucudur ki gece ve gündüz arasındaki yüzey sıcaklığında kayda değer bir değişim olmaz. Venüs’ün yüzeyindeki atmosfer basıncı Dünyamızdakinin tam 90 katıdır! Bu basınç değeri, Dünya’da denizin 805 metre derinliğinde birinin hissetiği basınca eşittir.

Dünya’nın kardeşi olarak bilinen Venüs, insanoğlunun ilgisini en çok çeken gezegenlerden olmalı. Çünkü Venüs, en çok uzay aracı gönderilen ve yüzeyinde en fazla insan yapımı araç bulunan gezegen olma özelliğine sahip. Her ne kadar önümüzdeki yıllarda bu özelliğini Mars’a kaptıracak olsa da bu böyle.

Velhâsıl bizlere bu esrarengiz olaylarla dolu kâinatı yaratan Cenab-ı Hakk, hemen yanı başımızda Venüs’ü halk ederek ibret almamızı istiyor belki de. Küresel ısınmayla adını sıkça duyduğumuz “sera etkisinin” sonuçlarını bize göstererek böyle giderseniz sonunuz böyle olur diyor belki de. “Güneş hiç Batıdan doğar mıymış!?” diyenlere bal gibi de olur diye hâkikati yüzlerine çarpıyor belki de. Eee ne demişler: “Görenedir görene, köre nedir köre ne!?”


Muaz Erdem'ın Yazısı.