A. Yasin Demirci

O kendisini patlamak üzere olan “İslam volkanının” eteklerinden hisseden bir Rus Yahudisi. “Batıdan gelip, Kuveyt çöllerinden başlayıp Cezayir çöllerine kadar uzanan vahşi Ortadoğu’nun yılmaz savaşçısı” diye tanıtıyor kendini. Bir anlamda Ortadoğu’nun atsız kovboyu yani. Daha çok şiddet isteyenlerin zaferiyle sonuçlanan İsrail seçimlerinden üçüncü çıkan “Evimiz İsrail Partisi”nin aykırı lideri Avigdor Lieberman’dan bahsediyoruz.

“İkinci dünya savaşında Amerika’nın Japonya’ya yaptığı gibi bizim de Gazze’de aynı şeyi yapmamız gerekir. O zaman Gazze’ye girmeye de gerek olmaz... İsrail Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ı yok saymalı. Hamas liderleri yok edilmeli… Araplar ile İsraillilerin bir arada yaşaması imkansız… İran nükleer programından vazgeçmezse bombalanıp yerle bir edilmeli” İsrail’de son dönemde güç kazanan aşırı sağın, yıldızı parlayan lideri Lieberman işte böyle düşünüyor. Daha ne inciler var Lieberman’da ne inciler.

Lieberman’a göre Hamas’ın nefret ettiği Mahmut Abbas dahi onun gözünde en tehlikeli Filistinli lider. Refah kapısını açmayarak tüm İslam dünyasının tepkisini çeken Hüsnü Mübarek iktidarı bile İsrail’i tehdit eden en önemli yönetimlerin başında geliyor. Hatta bu yüzden Mısır ile muhtemel bir savaşın uzak olmadığını savunuyor. İsrailli Araplar olarak bilinen İsrail içindeki Filistinliler ona göre İran’dan sonra en tehlikeli unsur. İsrail güvenliği için Hamas ve Hizbullah’dan bile daha tehlikeliler.

Lieberman İsrail-Filistin anlaşmazlığını Ortadoğu’nun en önemli meselesi olarak görmüyor. Aksine Filistin meselesi, gerçek sorunun en küçük halkası. Ona göre gerçek sorun kavimler ve dinler arasında yaşanıyor. Daha da netleştiriyor ve savaşın, Batı medeniyeti ile İslam arasında yaşandığını savunuyor. Kendisini “dostları için güven veren, düşmanları için ise bir yırtıcı hayvana” benzeten Lieberman, öyle gözüküyor ki İsrail’deki yükselişe geçen aşırı sağ ile birlikte daha adından sıkça bahsettirecek.


GENÇ'ın Yazısı.