Gerçekçi bir ankette insanlara “Spor denildiğinde aklınıza gelen ilk aktivite hangisidir?” sorusu sorulmuş. Dünyada bu ankete katılan insanların %63’ü futbol cevabını verirken Türkiye’de bu oran yaklaşık %75. Evet, futbol çok popüler bir spor ancak  spor sadece futboldan ibaret değil ve daha ilginci futbolda başarılı olmak istiyorsanız diğer spor alanlarında da başarılı olmanız gerekiyor.

Bu yıl milli futbol takımımız dünya kupasının eşiğine dahi gidemezken ülkemizde dünya basketbol turnuvası düzenlendi. Ve milli basketbol takımımız göğsümüzü kabartarak turnuvanın sonunda ikinci oldu. Bu bizim için takım sporları alanında kazanılmış en büyük başarı.

Hep futbolun gölgesinde kalarak hiçbir zaman hak ettiği değeri alamayan namı-diğer 12 dev adam. Bu adamlar yıllardır başarılar kazanıyorlar ancak en fazla birkaç gün gündemde kalabiliyorlar, o da birkaç spor muhabirinin gayretleriyle ya da siyaset  adamlarının temaslarıyla. İlginç bir gerçek var ki İspanya, hem basketbolda hem de futbolda son dünya kupasının sahibiydi. İspanya’nın 1992 yılından itibaren gerçekleştirdiği spor atılımı onları nerdeyse her alanda 1 numaraya taşıdı. Bugün teniste  Rafael Nadal’ı, Formula 1’de Alonso’yu, basketbolda Gasol’ü, futbolda İniesta’yı bu spor alanlarıyla ilgilenip de duymayanımız yoktur. Fakat İspanya Dünya Futbol Kupası’nı bu isimleri marka haline getirdikten sonra aldı. Soğuk savaş yıllarında  Amerika, İngiltere, Yugoslavya ve Rusya çeşitli spor alanlarında da süper güç olduklarını ispatlamak için her şeylerini ortaya koyuyorlardı. Ancak İspanya’nın böyle bir iddiası olmadığı halde temel spor alanlarında en başarılı ülke konumunda.

Bugün  Türk futbolunda kalıcı bir başarı istiyorsak diğer spor alanlarında da kalıcı başarılar sağlamak durumundayız ve yapılan yatırımları seyircinin ilgisini tüm alanlara yaymalıyız.


Sami Yaylalı'ın Yazısı.