Göklere Yolculuk Var
İbn Arabi –kuddise sirruh-, büyük tefsir âlimi Fahreddin er-Razi’ye yazdığı bir mektubunda şöyle der:
“İnsan, diğer canlılar gibi sadece ayakları altından (yerden) beslenen bir gâfil olmamalıdır. Adam dediğin gökten de beslenmesini bilendir.”
İnsanın bedenî varlığı yerden beslense de, manevî varlığının gıdası, ulvî âlemin feyiz ve ihsanlarından oluşur. Gönül âlemi Rabbânî rızıklarla doyurulmuyorsa, zamanla turâbîleşir ve nihayet yere ait bir varlık haline dönüşür. Rabbânî olmak, yücelerle sürekli bir beraberlik neticesinde gerçekleşebilen bir sonuçtur.
Kitap Hakkında Ne Dediler?
İnsan bir yönüyle yere, diğer bir yönüyle de göklere mensup ilâhî sanat harikası eşsiz bir varlıktır. Kur’an, “en aşağı seviyede bir hayat şekli” anlamında “el-hayâtü’d-dünya” kavramına dikkat çeker ve böyle bir hayatın; “oyun, eğlence, övünme, gelip geçici süs ve zinetler, mal ve evlat çoğaltma yarışı gibi şeylerden ibaret” olduğunu beyan eder. En güzel kıvamda yaratılan insanın, kendi öz cevherini böyle bir hayat seviyesine mahkûm etmemesini tavsiye ederek de onu hep ötelere, göklere davet eder. Muhterem Adem Ergül hocamızın önce “Söz Ola”, sonra da “Genç” dergilerinde bir seri olarak yayınlanan “Gönül Seferi” serlevhalı makalelerinin bir araya toplandığı bu kitapta, göklere yolculuk yapabilmenin, yani manen yükselebilmenin, ahlaki bakımdan güzelliklerle donanmanın nasıl gerçekleşebileceği üzerinde duruluyor. Şahsiyetli ve donanımlı yarınlar için, özellikle genç arkadaşlarıma ve eğitimcilere bu kitabı mutlaka okumalarını tavsiye ederim.
Süleyman Ragıp Yazıcılar
GENÇ'ın Yazısı.