Gökbilimciler merak ettikleri Halley Kuyrukluyıldızı’nı daha ayrıntılı incelemek için 1986 yılındaki yakın geçişi sırasında Giotto adında bir uzay aracı gönderdi. Giotto, Halley’in çekirdeğini görüntüledi ve uzay aracının ilettiği veriler gökbilimcileri oldukça uzun bir süre meşgul etti. Şimdilerde ise gökbilimcilerin meşgul olduğu başka bir kuyrukluyıldız var: 67P.

Kuyrukluyıldızlar, gökyüzünün en görkemli cisimlerinden biridir. Bu yüzden eski çağlarda yaşamış insanlar gökyüzünde kuyrukluyıldızın ortaya çıkmasının dünyadaki bazı olaylarla bağlantılı olduğunu veya Allah’tan gelen bir mesaj olarak düşünürdü. Bunun sebebi kuyrukluyıldız geçişinin insanlar tarafından olağanüstü bir gök olayı olarak algılanması ve üzerlerinde büyük bir tesir oluşturmasıydı. Yapılan araştırmalar sonucunda artık kuyrukluyıldızların nasıl cisimler olduğunu bildiğimiz için eskisi kadar pek tesiri kalmadı.

Adında her ne kadar “yıldız” ismi geçse de yıldızlarla alâkası olmayan kuyrukluyıldızlar, yörüngelerinde hareket ederken Dünyamız’a yaklaştıklarında gökyüzünün büyük bir bölümünü kapsayan uzun kuyruklar oluşturur. Aslında kuyruğunun uzamasının sebebi Dünya’ya yaklaşması değil, Güneş’e yaklaşmasıdır. Çünkü kuyrukluyıldız Güneş’e yaklaştıkça yüzey sıcaklığı artar ve buzdan oluşan çekirdeği buharlaşıp arkasında uzun gaz ve toz kuyruğu oluşturur. Ne yazık ki böyle görkemli görünen kuyrukluyıldızların sayısı çok azdır. Sönük olanların sayısı ise fazladır ve sadece teleskoplarla gözlenebilir. Günümüzde keşfedilen sönük kuyrukluyıldız sayısı 3000’i geçmiştir. Kuyrukluyıldızlar, güneş sisteminin dışından bir hiperbolik yani açık bir yörünge izleyerek Güneş’e çok değişik yönlerden yaklaşırlar. Bunlara aniden görünen cisimler denilir, ne zaman ortaya çıkacakları bilinmez. Bir bölümü de güneş sistemine bu şekilde girdikten sonra büyük gezegenlerin çekim etkisi ile yörüngelerini değiştirerek kapalı elips yörüngelerde dolaşmaya başlarlar ve güneş sisteminin içinde kalırlar. Bunlara da dönemsel kuyrukluyıldızlar denir ve bir daha ne zaman görünecekleri kesin olarak bilinir. Dönemsel kuyruklu yıldızların en güzel örneği Halley’dir. Kayıtlı ilk gözlemi M.Ö. 467 yılında yapılan Halley Kuyrukluyıldızı, son kez 1986 yılında gözlendi. İngiliz gökbilimci Edmund Halley onun 1682 yılında yapılan gözlemlerini inceledi ve yaklaşık her 76 yılda bir gözüken bu görkemli cismin aynı kuyrukluyıldız olduğunu kanıtladı. Bu nedenle ona Halley Kuyrukluyıldızı adı verildi.

Gökbilimciler merak ettikleri Halley Kuyrukluyıldızı’nı daha ayrıntılı incelemek için 1986 yılındaki yakın geçişi sırasında Giotto adında bir uzay aracı gönderdi. Giotto, Halley’in çekirdeğini görüntüledi ve uzay aracının ilettiği veriler gökbilimcileri oldukça uzun bir süre meşgul etti. Şimdilerde ise gökbilimcilerin meşgul olduğu başka bir kuyrukluyıldız var: 67P.

1969 yılında Klim Ivanovych Churyumov ve Svetlana Ivanovna Gerasimenko tarafından keşfedilen 67P Kuyrukluyıldızı’na gökbilimciler Rosetta adında bir uzay aracı gönderdi. Rosetta, Giotto’dan farklıydı. Çünkü Rosetta bu sefer ilk kez bir kuyrukluyıldızın yörüngesine girdi ve kuyrukluyıldızın yüzeyine Philae adında bir araç indirdi. 67P’nin hızının saatte 100.000 km’nin üzerinde olduğu göz önünde bulundurulduğunda bu hiç de kolay bir iş değildi.

2004 yılında uzaya fırlatılan Rosetta, Güneş’in çevresinde altı kez dolanırken, üç kez Dünya’ya ve bir kez de Mars’a yakın geçiş yaptı. Rosetta, 67P Kuyrukluyıldızı’na varana kadar toplamda 8 milyar km yol katetti ve yolculuğu sırasında iki asteroitle karşılaştı. Ağustos 2014’te 67P’ye varan uzay aracı kuyrukluyıldızın çevresinde dolanmaya başladı. Kasım 2014’te ise Philae adındaki uzay aracını kuyrukluyıldızın yüzeyine indirdi.

Ağustos 2014’den bu yana 67P’yi gözleyen Rosetta birçok keşfe vesile oldu. Temmuz 2014’te elde ettiği görüntü ile 67P’nin iki ayrı başa sahip olduğunu gösterdi. Rosetta uzun dönemde ise kuyrukluyıldızın yüzeyini, çekirdeğini, kuyruğunu, atmosferin yoğunluğunu ölçtü. Mevsimlere bağlı olarak yüzeydeki tozun değişimini görüntüledi. Rosetta birçok tehlike atlattığı kuyrukluyıldızın çevresinde 786 gün dolandıktan sonra kuyrukluyıldıza çarptırılarak görevini tamamladı. Ardında ise genç araştırmacıların irdelemesi için gizemlerle dolu yığınla veri bıraktı. Kâinatın gizemine gizem katarak bizlere veda etti…


Muaz Erdem'ın Yazısı.