Ramazan mübarek bir ay. Her yerde Ramazan hareketliliği göze çarpar. İnsan hayatında ramazanda birçok değişiklik olur. Oruç tutmayan insanların hayatında bile öyle ya da böyle bir değişiklik olur.

Ramazan ayı fotoğrafçılar için de özel günlerdir. Her ramazanın ilk günlerinde her gazetenin ilk sayfasında büyük bir fotoğraf görürüz. Eminim bu yıl da böyle olacak. Büyük bir caminin minaresinden çekilmiş bir fotoğraf hemen dikkat çeker. Secdeye gitmiş cemaatin düzgün saf olmuş hali ve şadırvanın tepeden görüntüsü sanki ramazanın ve orucun manevi atmosferiyle birleşerek bizlere görsel bir şölen sunar. Ramazan ayında fotoğrafçılar için bunun gibi birçok konu vardır aslında. Kalabalık cemaatler, iftar çadırları, kalabalık iftar sofraları, ışıl ışıl camiler, Ramazan etkinlikleri ve en önemlisi mahyalar bulunmaz fırsatlardır fotoğraf çekmek isteyenler için. Bunlar içinde mahya fotoğrafları ayrı bir güzelliktir. Çünkü minareler arasına sanki yıldızlardan kandiller asılmış gibi bir güzellik oluşturur mahyalar. Ramazan ayı ışıkla "Hoş geldin ya şehri Ramazan" diyerek karşılanır, giderken de, yine ışıkla, "Elveda ya şehri Ramazan" diyerek uğurlanırdı. Günümüzde ise mahya yazıları çok daha fazla çeşitlendi. “İsraftan kaçın”, “yetimleri unutma”, "ey oruç tut bizi", “sevelim sevilelim", “tasarruf berekettir”, “müminler kardeştir” gibi çok farklı mesajlar mahyalarda yer almaya başladı.

Son yıllarda İstanbul`da mahya asılan camiler ise şunlar: Üsküdar`daki Mihrimah Sultan Camii, Eyüp Camii, Fatih Camii, Süleymaniye, Eminönü Yeni Camii, Sultanahmet Camii.

Mahya fotoğrafı nasıl çekilir?

Mahya fotoğrafı çekmenin kendine göre incelikleri olduğu unutulmamalı. İlk başta mahya fotoğrafı mutlaka üçayakla (tripodla) çekilmeli. Çünkü ışık yetersiz olacağı için uzun pozlama yapma zorunluluğu var. Ayrıca farklı açılardan çalışırken büyük kolaylık sağlar. Makineyi dengelemeniz, ayarlarını değiştirmeniz çok kolay olacaktır. Bu yüzden duvarın üzerine koyarak çekerim diye hiç düşünmeyin. Bu sizin farklı açılardan çekim yapmanızı zorlaştıracaktır.

Manuel çekim yapmak akşam saatleri için oldukça iyi sonuç verecektir. Alan derinliğini kontrol edebilmek için diyaframı en yüksek değerlerde kullanmak gerekir. Buna bağlı olarak enstantane değeri oldukça düşük olacaktır. Tabii bu sizin neyi anlatmak istediğinize bağlı olarak değişecektir. Eğer makinenizin manuel ayarı yoksa bu durumda P (program) ayarını kullanmak gerekir. Bu durumda aydınlık ve karanlık kontrolünü EV değerlerini artı ve eksi yönde kullanarak sağlayabiliriz.

Makinenin ışık ayarı mutlaka kontrol edilmeli. Gerekirse her ayarda birer kare çekip arasındaki farklar görülmeli ve en uygun ışık ayarıyla devam edilmeli.

Makinamıza doğrudan ışık gelmesi önlenmeli. Çünkü bu durumda pozometre yanılacak ve ortamı olduğundan daha aydınlık algılayacaktır. Bu da çektiğimiz fotoğrafın karanlık olmasına neden olacaktır.

Makinenin titreşimini önlemek için makinenin kendi kendine çekim (self timer) modu kullanmalıdır. Bu fotoğraflarımızın çok daha net olmasına katkı sağlayacaktır.

Mahya fotoğrafı çekerken makinemizin ISO ayarı, otomatik ayardan çıkarılmalı. Mümkün olan en düşük değerde (100- 200) sabit tutulmalı. ISO değerini yükselttiğinizde görüntü kirliliğine neden olduğunu unutmamamız gerekir. Hele 800 veya 1000 gibi değerlerde çok ciddi grenler (kumlama) oluşacağını hatırdan çıkarmamalıyız.

Mahya fotoğrafı çekerken unutmamamız gereken diğer bir konuda mahyaların her camiide onar gün arayla üçer defa değiştiği olmalı. Her yeni mahya asıldığında onu yeniden fotoğraflamak gerekir.

Mahya kuruluş anını fotoğraflamak ayrı bir çalışma olacaktır. Ramazan’dan birkaç gün önce mahya kurulan camilere gidersek mahya kuran ustaları mutlaka görürsünüz. Rica edince sizin de minareye çıkmanıza izin vereceklerdir. Böylece bu sanat hakkında daha ayrıntılı bilgiye ulaşmanız da mümkün olacaktır. Tabii bu vesileyle minareye çıkınca başka fotoğraflarda çekme şansınız olduğunu da unutmayın. Yüksek bir minareden etrafın fotoğrafını çekmek her zaman nasip olmayacaktır.

Mahya fotoğrafı ne zaman çekilir?

Mahya fotoğrafı çekmenin en ideal zamanı ilk yandığı andır. Yani akşamın ilk saatleri. Çünkü gece fotoğrafı için en uygun zaman güneşin batışından birkaç saat sonraki zamandır. Daha geç saatlerde gökyüzü gereğinden fazla kararacağından fotoğraf karemizdeki gökyüzü gereksiz bir boşluk olarak görülür ve ilk akşamın mavi tonları tamamen siyaha dönüşür.

Mahyacılığın Tarihi

Başta Ramazan ayı olmak üzere, diğer önemli gün ve gecelerin akşamında minareler arasında ışıklı yazı yazma ve şekil yapma sanatı olan mahya, bir Türk buluşudur.

Tarihi bilgilere göre; Çifte minareli camilere mahya kurulması Sultan üçüncü Ahmed Han devrinde (1673-1736) ortaya çıktı. (Başka bir rivayette ilk olarak I. Ahmed (1603-1617) döneminde Sultanahmet Camii`ne kurulduğu belirtiliyor.) Bu devirde on iki sene kadar sadrazamlık yapmış olan Damat İbrahim Paşa, 1719 senesinde çifte minareli camilere mahya konulmasını sağladı. Mahyacılık sonraları bir sanat dalı haline getirildi ve yaygınlaştı.

Bu olay, aynı zamanda tatlı bir yarış haline geldi. Her gece, hatta aynı gece iki namaz arasında, eserlerini değiştiren mahyacılar oldu. O kandillerin tek tek yakılması ve iki minare arasına yeniden asılması gerektiğini söylersem bu işin zorluğunu sizler düşünün!


H. İbrahim Kurucan'ın Yazısı.