Ziylan Grup Onursal Başkanı Ahmet Ziylan

Genç olsaydım, gençliğimde nasıl yaşadıysam aynı şekilde yaşardım. Ben çocukluğumu çok fazla yaşamak istemedim. Ailemin durumu ortadaydı. Bunun için çalışıp onlara katkıda bulunmam gerekiyordu. ‘Aman bir bisikletim, bir arabam olsun da ne olursa olsun’ diye düşünmedim. ‘Varsın olmasın’ dedim, aile düzenine katkıda bulunmayı amaçladım… Tabii ki, çocuk olanın oynamak, genç olanın eğlenmek hakkıdır. Oynamayı, eğlenmeyi istemeyen yoktur. Gençlik değişmiyor. Bizim gençlik zamanımızla şimdinin gençleri arasında çok fark göremiyorum. Yalnız genç dediğimiz zaman bütün gençleri aynı kefeye koymamak lazım. Ben öyle gençler görüyorum ki, benim yaşadığım gibi yaşıyor. Öyle gençler de var ki, çok havalı. Cebimdeki parayı harcayayım, daha çok para alayım onları da harcayayım diye düşünüyorlar.

Bizim zamanımızda da aynıydı. Gençlik aynı gençlik... Sadece çağ değişti. Bu zamanın gençleri teknoloji çağında yaşıyor. Şimdi her yer bilgisayar, internet… Gençler bütün işlerini oradan yürütüyor. Gençler konuşmayı unutuyor, iletişim yetilerini kaybediyor. Şu anda en varlıklı insanların çocuklarında görüyorum mesela. Bazı gençler var ki, tatmin olması mümkün değil. Sabah 10 çeşit kahvaltılıkla güne başlayanı var. Ama diğer yandan bakıyorsunuz sadece peyniri bulup şükreden gençler de var… Bizim zamanımızda zengin çocuklarına imrenilirdi. Ama sonuçta bakıyoruz, şimdi başarılı olanlar, o zaman kanaat etmeyi, şükür etmeyi bilenler arasından çıkmış. Belli bir yere gelmek, başarılı olmak için cefa çekmek gerekiyor, sıkıntıları aşmak gerekiyor. Boşuna dememişler: “Cefayı çekmeyen âşık, sefanın kadrini bilmez” Aziz Mahmut Hüdayi Hazretleri de ciğer satmıştı. Parası için mi sattı sanıyorsunuz? Hayır. Nefsini ıslah etmek, gönlünü indirmek için, her şeye razı olmak için… ‘Gençlik elden gidiyor’ diyorlar. Ben katılmıyorum. Gençlik batmaz. Değerlendirmelerimizi kendi yaşantımıza göre yapıyoruz. Sonuçlarımız da hangi noktadan baktığımıza göre değişiyor. Gençlerin içerisinde nasıl şuursuzca hareket edenler varsa, şuurlu gençlerimizin sayısı da her gün artıyor. Elbette ahlaki bir çöküntüden bahsedebiliriz. Düşünüyorum, ben genç olsaydım acaba aynı kulvarda olmaz mıydım? Doğrusunu isterseniz, olurdum. Dünya değişiyor. Değişimin etkisinde kalmadan yaşayamazsın. 


GENÇ'ın Yazısı.