Filiz Doğmuş

Cahit Zarifoğlu’nun bir sözü var: “Bana hissettirdiklerini seviyorum. Sanki her şey mümkünmüş gibi, sanki yaşamaya değermiş gibi!”

Ben bu cümlenin başına bir şey ekledim. “Rabbimin bana hissettirdiklerini seviyorum. Sanki her şey mümkünmüş gibi... ”

Bu düşünceye en çok da çimen kokusunda kâinatı ve bana hatırlattıklarını tefekkür ederken, kâinatı dinlerken kapılıyorum.

Bana bir şeyler anlatıyor. Bunu bazen bir tohum fidana dönüşürken, bazen de bir yaprak yere düşerken anlayabiliyorum...

“Kâinat insana ne anlatır ki ?” diyebilirsiniz.

Başkasını bilemem ama bana geçmişimi ve geçmişimde beni ben yapan her duyguyu hatırlatıyor... Bazen kaçtığım, bazen de en çok hasret duyduğum...

Bazen en çok güldüğüm, bazen de beni en çok ağlatan, yıpratan...

Özetle kulluğumu, ömrümün ve yaşadıklarımın faniliğini fısıldıyor. Bu yüzden kâinattaki her hareketliliği seviyorum.

Yaprakların hışırtısını seviyorum mesela. Huzur bulduğum anları hatırlatır bana… Hele bir de kuşların ve mahallede koşturan çocukların sesleriyle karışırsa değmeyin tefekkürün hazzına...

Yağmuru severim sonra, toprağa can veren halini… Umutlarımı hatırlatır bana... Tam “Düştüm, kalkamam, her şey bitti benim için” derken, yeniden can bulan umutlarımı, Rabbimin verdiği inşirahı...

Ben her anın bir kokusu olduğuna inanırım… İşte bu yüzden rüzgârı da severim! Bazen bana çocukluğumdan bir neşenin kokusunu, bazen ise en çok canımın yandığı anların kokusunu getirir… Beni ağlatsa da severim... Çünkü ben sadece sevincimle var değilim. Yaratan benim fıtratıma her duyguyu koydu... Beni zıtlıklarım ile var etti. Hatalarımla, pişmanlıklarım ve tövbelerimle, mutluluğum ve gözyaşlarımla, estağfirullahım ve elhamdülillahım ile...

İman ettim ki; Rabbim beni bu zıtlıklar ile imtihan ve terbiye eder… Her şey benim kâmil bir mümin olabilmem içindir. Ve kâinattaki her varlık benim kendimi dinlemem, tefekkür etmem için bir vesiledir!

Ey Rabbim! Bizleri Seni hakkıyla anan ve yarattıklarını hakkıyla anlayan kullarından eyle!

Bizleri her varlıktan ibret alıp, kulluğunun şuuruna varanlardan eyle!


GENÇ'ın Yazısı.