Mehmet Sadık

Kağıt üzerinde yarım asırlık bir meseledir Kudüs meselesi. Ancak köklerine inersek kadim bir hesaplaşma görürüz. Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa, Yahudiler için de kutsal olduğu iddia edilen mekanlardan biridir. Bu durum, İsrail’in kuruluşundan itibaren kanlı saldırılarına; Filistin halkına yönelik iğrenç yaptırımlarına neden olmuştur. Tüm dünyanın gözleri önünde Filistin halkını evlerini terk etmeye zorlayan İsrail, yavaş yavaş, sinsice insanlık dışı planların uyguluyor. Geçtiğimiz günlerde yine Aksa’dan gelen haberlerle sarsıldık. İlk kıblemiz, silahlarına sarılan zorbalarca basıldı, namaz kılan Filistinliler şehit edildi, silahsız insanların üzerine ateş açıldı. 15 Temmuz’da bizlerin üzerine açılan ateş, Kudüs’ün, Gazze’nin bir parçası... Mescid-i Aksa imamının da yaralandığı saldırılara Türkiye milletçe tüm yurtta tepki gösterdi. Ayasofya’dan yankılanan sesle Beyazıt’ta yüzbinler toplandı, Filistin halkına ”Buradayız” dedik. Umarız bu birliktelik, bu mesajlar Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın şu sözleriyle beraber artık Müslümanlar lehine tecelli eder:

"İslam İşbirliği Teşkilatı Zirve Dönem Başkanı olarak ben buradan bir kez daha mevcut İsrail yönetimini, yerleşik teamüllere, hukuka ve temel insani değerlere uygun davranmaya davet ediyorum. Bölgede gerilimi daha da tırmandıracak adımlardan kaçınmaları gerektiğinin altını tekrar çizmek istiyorum. Türkiye dün olduğu gibi bugün de bölgede barışın tesisi için çalışmaya, Filistinli kardeşlerimizin hak, özgürlük ve adalet mücadelelerini desteklemeye devam edecektir."

GENÇ'ın Yazısı.