Kral Faysal bin Abdülaziz el-Suud zamanında Kudüs, Suudi Arabistan’ın dış politikasının çıkış noktasını oluştururdu. Onun döneminde Suudi Arabistan’ın dış politika vizyonunda birinci öncelik Kudüs’ü kurtarmaktı. Kudüs için tüm Batı dünyasına meydan okumuş, petrol ambargosunu devreye sokmuş, halkını Kudüs için dünyanın vicdana gelmesini beklemeden cihada çağırmıştı. Nitekim bu uğurda canını feda etti.

O günlerden bugünlere Suudi Arabistan’ın Kudüs vizyonunun nereden nereye geldiğini göstermesi açısından Suudi Arabistan Cezire gazetesi yazarlarından Muhammed Al Şeyh’in sosyal medyadaki paylaşımı gerçekten son derece dramatiktir.

Diyor ki Al Şeyh; “Filistin davası artık bizim davamız değildir. Şayet size Müslüman kılıklı birisi gelip cihada davet ederse onun yüzüne tükürün.”

Yine Suudlu yazar Turki Ahmed ise daha da ileri gidiyor: “Filistin davası artık dava ‎olmaktan çıkmıştır. Bazı siyasi hareketlerin sahte meşrulaştırma aracı haline dönmüştür” ‎

Suudi Arabistan’ın Kudüs vizyonunu İsrail medyası nasıl görüyor peki?

The Times Of Israel’in haberi:

“Suudilerin Filistin vizyonu Netanyahu’nun Filistin vizyonuna çok yakın”

Nereden nereye dedirtiyor insana…

Korkulur ki çok yakında Kabe’nin anahtarlarını da Siyonistlere teslim edecekler bunlar.


Beytullah Demircioğlu'ın Yazısı.