Genç Seyyahlara Yol Tavsiyeleri
Hayatı bir seyyah gibi yaşamak, kendinizi yollara vurup bambaşka diyarlara uzanmak, yepyeni insanlarla tanışmak gibisi var mıdır şu üç günlük dünyada? Bu soruyu “yoktur” diyerek cevaplayan ümmet coğrafyası yolcularına, genç seyyah adaylarına genişletilmiş yol tavsiyeleri…
- Seyahat ciddi bir iştir ve mutlaka ciddiye alınmalıdır. İyi seyyahlar yolu, seyahati ciddiye alanlardır. Yola çıkmadan önce mutlaka iyi bir hazırlık yapın. Ben de yola çıkmadan haftalar önce hazırlanmaya başlıyorum. Yola çıkmadan önce de gideceğim ülkeyi elde ettiğim bilgiler sonucu kurduğum hayallerle önceden dolaşıyorum.
- Gideceğiniz ülkeyle ilgili internette bulduğunuz her şeyi okuyun. Özellikle de yolculuk yapmayı düşündüğünüz ülkeyi daha önce ziyaret etmiş seyyahların yazılarını okumayı ihmal etmeyin.
- Yolculuk öncesi daha önce o ülkeyi ziyaret etmiş birkaç kişiyle oturup uzun uzun sohbet edin. Ülkeyle ilgili merak ettiklerinizi, ucuz otelleri, ülke insanının karakteristik özelliklerini öğrenmeye çalışın.
- Gideceğiniz ülkeden biriyle yola çıkmadan önce mutlaka iletişime geçin. Ziyaret edeceğiniz ülkede iyi kontağınız varsa, o seyahat iyi geçecek demektir.
- Gezeceğiniz ülkenin seyahat için uygun aylarını da önceden araştırın. Yazın görülecek bir yere kışın gitmek, kışın görülecek bir yere de yazın gitmek seyahatinizi mahvedebilir.
- Yanınıza az eşya ve küçük bir sırt çantası alın. Yolculukta çok eşya seyyaha yük olmaktan başka bir işe yaramayacaktır. Zaten iyi seyyahlar lüksten, fazla tüketmekten, yolculukta yanına çok eşya almaktan hoşlanmazlar. Yol, insanı biraz da yüklerinden, fazlalıklarından arındırmalıdır.
- Yola çıkmadan önce pasaportunuzu da kontrol edin. Pasaportunuzun bitiş süresine 6 aydan az süre varsa, bu gideceğiniz ülkeye kabul edilmeyeceğiniz anlamına gelir.
- Yola eğer birisiyle çıkacaksanız yol arkadaşınızı mutlaka ama mutlaka çok iyi seçin. Kafa dengi olsun, huylarınız biraz birbirine benzesin. Yol arkadaşınız iyi değilse o seyahati baştan mahvolmuş bilin.
- Hastalıklardan korunmak için gerekli aşılarınızı yaptırmadan yola çıkmayın. Özellikle Afrika ülkelerine giderken gerekli tıbbi önlemlerinizi alın.
- Yol hazırlığınızı bitirip yola çıktınız ve gideceğiniz ülkenin sınır kapısından sorunsuz bir şekilde içeri girdiniz. Bundan sonra ilk olarak gezeceğiniz şehirle ilgili gerçekçi bir günlük gezi programı yapın. Her şeyi birden görmeye kalkışmayın. Sokakları yavaş yavaş, hissede hissede dolaşın.
- Gezmek için inanın çok paraya ihtiyacınız yok. İhtiyacınız olan tek şey biraz cesaret ve yola düşmeyi istemek. Siz yeter ki bir sefer yola çıkın, yol sizi alıp ulaşmak istediğiniz diyarlara doğru mutlaka götürür.
- Dünyayı gezmeye bizim şehirlerimizden başlayın. Önce Bosna Hersek’i, İsfahan’ı, Kahire ve Kudüs’ü görün. Daha sonra da Afrika’ya doğru açılırsınız… Bosna Hersek’te Baş Çarşı’da, İsfahan’da Nakşi Cihan Meydanı’nda, Kahire’de Fişhavi kahvehanesinde saatlerce oturun. Hatta buralara bir kez değil, defalarca uğramaya çalışın.
- Şehre girdikten sonra o şehrin yerel saatine göre yaşamaya başlayın. Eğer şehre gündüz ulaştıysanız uyumayın. Gece ulaştıysanız uyuyun ve elinizden geldiği kadar şehirdeki yatıp-kalkma düzenine uyun.
- Üzerinde kalacağınız otelin veya hostun adresinin bulunduğu kartı mutlaka yanınızda taşıyın. Bu, kaybolmaya karşı alınacak en iyi tedbirdir.
- Bir şehri, bir ülkeyi asla turist gibi gezmeyin. Turistler gittikleri yerin en iyi otellerinde kalırlar, tarihi eserlerin bulunduğu yerleri, müzeleri gezerek eve döndükleri zaman eşe-dosta, komşuya göstermek için bol bol fotoğraf çekinirler. Gittikleri yerlerde insanlara fazla yaklaşmazlar.
- Seyyahlar ise ziyaret ettikleri şehirdeki halk lokantalarında yemek yerler. O ülkenin insanlarıyla kahvehanelerde, cafelerde bir arada otururlar. Halk otobüsüne veya minibüslere binip şehri turlarlar. Ara sokakları, kenar mahalleri asla ihmal etmezler. Hatta gittikleri ülkede yeni tanıştıkları insanların evlerine misafir bile olurlar.
- Seyyah bir şehri öyle bir gezer ki o şehirle ilgili zihninde, kalbinde mutlaka tamamlanmış bir siluet kalır. Seyyahın yollarda yürümekten bacakları sızlar, seyyah şehirdeki insanların kokusunu bile hisseder. Seyyahın amaçlarından biri de ziyaret ettiği şehirle kaynaşmak, kısa bir süreliğine de olsa o şehrin insanı olabilmektir.
- Sokakta gezerken fotoğraf çekmeyi asla ihmal etmeyin. Fakat seyahati fotoğrafa boğmak, sürekli fotoğraf çekmek de doğru değildir. Bir seyyahın öncelemesi gereken şey ziyaret ettiği şehri ve o şehrin insanlarını yoğun şekilde hissetmektir. Şehri gezerken kimi zaman bir kaldırıma, kimi zaman da bir köşeye oturup insanları seyredin.
- Seyahat esnasında mutlaka notlar alın. Hatta akşam otelde dinlenirken güzel bir müzik eşliğinde o günkü gözlem ve duygularınızı kaleme dökün. Notlarınızı seyahatten döndükten sonra Facebook veya bir yerlerde yayınlarsanız hep birlikte keyifle okuruz.
- Her şehrin size vermek istediği mesajlar vardır. Unutmayın, şehirle iyi bir iletişim kurabilirseniz bu mesajı alabilirsiniz.
- Dünya bambaşka kültürler ve algılardan oluşuyor. Gittiğiniz yerlerde insanları kendi kültürünüze göre yargılayıp zihninizi olumsuz şeylerle meşgul etmeyin. Güzellikleri, iyi şeyleri görmeye çalışın. Böyle yaparsanız inanın seyahatiniz daha zevkli geçecektir.
- Seyahat ederken gittiğiniz ülkenin ileri gelen entelektüelleriyle, sanatçı veya o ülkedeki siyasi hareketlerin liderleriyle görüşmeye çalışın. Bu tür görüşmeler ufuk ve perspektifinizin gelişmesi anlamında size çok büyük imkânlar sunacaktır.
- Unutmayın, her yolculuk bir okuldur. Bu okulun en başarılı öğrencileri de iyi seyyahlardır.
- Gezerken hiçbir zaman tedbiri elden bırakmayın. Çünkü her ülkede yabancıları para olarak gören ve “elime bir yabancı düşse de onu bir güzel kazıklasam” diye düşünen birileri mutlaka vardır.
- Gideceğiniz yerdeki Türkiye Büyükelçiliği’nin telefon numarasını mutlaka yanınızda bulundurun. Gezerken herhangi bir sıkıntıyla karşılaştığınızda da elçiliği arayıp yardım isteyin.
- Gittiğiniz ülkenin mutfağı eğer damak tadınıza uymuyorsa, yola çıkmadan önce o ülkedeki Türk lokantalarının adresini almayı unutmayın. Peki, o ülkede Türk lokantası bulamadınız, o zaman ne yapacaksınız? Siz en iyisi mutfağı bize yakın olan Lübnan lokantalarının nerede olduğunu öğrenin. “Ya Lübnan lokantası da bulamazsak ne yaparız?” diye düşünmeyin. Dünyanın her yerinde, Afrika’nın en ücra köşelerinde bile mutlaka bir Lübnan lokantasına rastlarsınız.
- Seyahat sizin için ateşli bir tutkuya dönüşmüşse, artık seyahat etmeden, yollara düşmeden yapamıyorsanız bilin ki artık siz de seyyahlar arasına girmeye başladınız demektir.
Adem Özköse'ın Yazısı.