Uzay Madenciliği Başladı
20. yüzyılda uzay teknolojisinin müthiş bir ivmeyle gelişmesiyle birlikte insanlık Dünya’ya sığamaz oldu.
Uzaya olan merakını, artık uzaya araçlar göndererek gidermeye başlayan insanoğlu, ölçüm cihazlarıyla donattığı uzay araçlarıyla Güneş Sistemi’ni karış karış keşfediyor. 1969’da ilk insanların Ay’a inmesiyle doğal uydumuzu adımlarken, 1970’lerde Mariner-10 uzay aracıyla Merkür ve Venüs’ün gizemli dünyasını yakından tanıdık. 1960’tan bu yana çeşitli ülkeler tarafından 45 sefer düzenlenen Mars’ın hem yüzeyinde hem yörüngesinde, şu anda didik didik inceleme yapan uzay araçları mevcut. Jüpiter’i hiç olmadığı kadar yakından gösteren Juno keşiflerine hâlâ devam ederken, 20 yıllık görev süresini geçtiğimiz yıl tamamlayan Cassini, Satürn hakkında inanılmaz bilgiler gönderdi. 2015 yılında cüce gezegen Plüton’u bize yakından tanıtan Yeni Ufuklar Uzay Aracı yoluna devam ede dursun, Şafak Uzay Aracı şu sıralar cüce gezegen Ceres’in yörüngesinden veriler göndermekte. Geçtiğimiz yıl görevi sona eren Rosetta’nın gözünden ilk kez bir kuyrukluyıldızın çekirdeğini seyretmiştik. Velhâsıl insanoğlu, Güneş Sistemi’nin hemen hemen her yerine bir uzay aracı gönderdi. Ama tabii ki “insanlık” bununla da yetinmedi ve Dünya’daki madenleri sömürdükten sonra uzaya da göz dikerek uzay madenciliğine başladı.
İlk Kazma Ay’a Vuruldu
Bir uzay aracıyla, Dünya’nın dışındaki başka bir gökcisminden toprak veya hammadde çıkarılıp Dünya’ya getirilmesine uzay madenciliği diyoruz. 1969 Temmuz’unda Ay’a ilk kez ayak basan Apollo-11 astronotları, Ay’daki çalışmalarını tamamlayarak Dünya’ya dönerken yanlarında Ay’dan aldıkları kaya ve toprak örneklerini de getirdi. Aslında böylece uzay madenciliği resmen başlamış oldu. 1969’dan 1972’ye kadar Apollo programı kapsamında düzenlenen 6 Ay inişinde toplamda 382 kg Ay kayası ve toprağı Dünya’ya getirildi. Uzay yarışındaki Sovyetler Birliği, ABD gibi Ay’a insan gönderemese de 1970 Eylül’ünde Luna-16 Uzay Aracı’nı Ay’a indirdi ve Ay’dan 100 gr’lık örnek toplayıp Dünya’ya getirdi. Bu şekilde ilk kez robotik bir uzay aracı Dünya dışındaki bir gökcisminden örnek getirmiş oldu.
Ay’dan örnekler toplayan insanoğlu 2000’li yıllarda gözünü asteroitlere dikti. Japonya, Itokawa asteroitinden örnek toplamak için 9 Mayıs 2003’te Hayabusa Uzay Sondası’nı uzaya fırlattı. 2005 yılında Itokawa asteroitinin yörüngesine giren Hayabusa, asteroite yaklaşarak örnekler topladı. Örnekleri taşıyan kapsül, Haziran 2013’te Dünya atmosferinde yanıp müthiş bir görsel oluşturarak Avustralya’ya indi. Bu şekilde ilk kez Dünya’ya bir asteroitten örnek getirilmiş oldu.
Japonlar bununla yetinmeyerek Aralık 2014’te daha donanımlı Hayabusa-2’yi, Ryugu asteroitine gönderdi. Geçtiğimiz aylarda Ryugu’ya varan Hayabusa-2, MINEVRA ve MASCOT adındaki uzay araçlarını asteroitin yüzeyine başarılı bir şekilde indirdi. Asteroite inen uzay araçları, Ryugu asteroitinden nefes kesici görüntüler göndererek uzay tarihinde bir ilki başarmış oldu. Hayabusa-2, asteroit yüzeyinden daha rahat örnek toplayabilmek için 2019 yılında Ryugu’yu bombalayacak ve patlama sonrasında yüzeye inip asteroit örneklerini toplayarak 2020 yılında Dünya’ya dönecek.
Uzayın da Bir Hukuku Var
Uzayın süpergücü olarak görülen ABD, asteroit madenciliği alanını Japonlar’a kaptırmış olsa da 8 Eylül 2016’da Bennu asteroitinden örnek getirmesi için OSIRIS-Rex’i uzaya fırlattı. Bennu’nun 22. yüzyılın sonlarına doğru ufak da olsa Dünya’ya çarpma ihtimali olduğu için OSIRIS-Rex’in getireceği örnekler önemli. Toplanacak örneklerin 60 ila 2000 gram arasında olacağı ve Dünya’ya 2023’te ulaşacağı tahmin ediliyor.
Uzay madenciliği şimdilik gök cisimlerinden sıradan toprak örnekleri getirme boyutunda olsa da insanoğlu tabii ki bununla da yetinmeyecek. Dünyanın önde gelen zengin girişimcileri, yeryüzüne getirildiğinde dünya ekonomisini sarsacak düzeyde kıymetli uzay madenlerini, bulunduğu yerden söküp getirmek için şirketler kuruyor ve delicesine yatırımlar yapıyor. Ama bu işin yasal zemini var mı?
ABD ile Sovyetler arasında kızışan uzay yarışı zamanında, 1962’de uzaydaki hakları belirlemek için Birleşmiş Milletler Dış Uzay Dairesi (UNOOSA) kuruldu ve 1967’de ise Dış Uzay Antlaşması hazırlandı. Bu antlaşmaya göre hiçbir devlet ya da kişi uzayda egemenlik veya işgal iddiasında bulunamayacağı gibi Dünya yörüngesindeki uydularda veya diğer gök cisimlerinde kitle imha silahı da bulunduramayacak. Ancak bu antlaşmaya rağmen uzaydan maden çıkarıp Dünya’ya getirmenin yasal olduğunu düşünenler “Balıkçılar avladıkları balığın mülkiyetine sahip olur, ancak okyanusun mülkiyetini alamaz” örneğiyle düşüncelerini destekliyor. :)
Bu kuralları koyanlarla uzay madenciliği yapacak olanlar aynı devletler olduğu için kuralları değiştirmek veya her zaman yaptıkları gibi ezip geçmek onlar için çok da zor olmasa gerek…
Gezegenlerde Görünürlük
Kasım ayının ilk haftasından sonra gün doğumundan önce doğu ufkuna bakarsanız Venüs’ü tüm ışıltısıyla görebileceksiniz. Ayın ortasında birkaç gün boyunca Spika yıldızı ile çok yakın görünecek olan Venüs’ün gözlem süresi iki saati buluyor. Gözlem süresi kısalmaya devam eden ve geçtiğimiz aylara göre parlaklığı iyice azalmış olan Mars ise günler ilerledikçe gece yarısı civarında batmaya başlayacak. Teleskobu olan gözlemciler ay sonunda Mars’ın yakınındaki sönük Neptün’ü görmeyi deneyebilir. Jüpiter, gökyüzünde Güneş’e yaklaşmaya devam edecek ve artık gün batımından sonra ufuktan fazla yükselmeyecek. Ayın son birkaç günü Güneş’in batısına geçecek olan Jüpiter Aralık ayının son haftasına kadar gözlenemeyecek. Gün batımında batı ufkunda bulunan Satürn’ün gözlem süresi iki saat kadar olacak. Ayın sonuna doğru gözlem süresi iyice kısalacak olan Satürn’ün parlaklığı da düşük. Ayın son haftası Satürn’ün bu yıl gözlenebileceği son günler olacak.
GÖK SÖZLÜK
Gökbilim Zamanı: Yıldızlara göre belirlenen zaman.
Gözenek: Güneş yüzeyinde görülen küçük, yuvarlak, kara lekelerden her biri. Bunlardan kimi söner, kimi de gelişerek güneş lekelerini doğurur.
Gözlem Ağırlığı: Gözlem koşullarının iyilik derecesini belirtmek üzere verilen sayı değeri, en iyi koşula en büyük sayı verilir.
Muaz Erdem'ın Yazısı.