Bir tarafta savaşlar, ölümler, acılar; diğer tarafta hep daha fazlasına, hep daha fazla tüketmeye meftun olmuş politikalar... Doğu ve Batı’yı iki blok halinde tanımlarsak, bu tanımı da bir ucuna ekleyebiliriz. Türkiye’nin ev sahipliği yaptığı 5 milyona yakın mülteci için “aman bize yollamayın!” korkusu yaşayan Avrupa ülkeleri, sınırlarına kadar gelen; Akdeniz’de botlarını patlatıp ölüme terk ettikleri insanları ülkelerine sokmazken; resmen insan seçiyor, işine yarayacak; yetişmiş insanları ülkelerine kabul ediyor! 2018 yılını kapsayan, IMD Dünya Yetenekleri Sıralaması’nda, Batı Avrupa ülkeleri yetenekli çalışanları kendine çekme konusunda ilk 10 sıranın 9’unu elinde bulundurdu. Bu anlamda sıralamaya bakıldığında Batı Avrupa ülkeleri yetenekli insanları kendi bünyesine çekme hususunda ilk 10 sıranın 9’unu elinde tutuyor. İlk sırada İsviçre, ikinci sırada Danimarka, üçüncü sırada Norveç var. Türkiye ise 2017 yılına göre 2 puan yükselerek 51. sırada yer alıyor... Bu göçlerin çoğu tahmin edildiği gibi Afrika, Doğu Asya ve Ortadoğu ülkelerinden. Dünyanın gittikçe zalim, gittikçe menfaatperest ve insafsız olduğunu gösteren bu tablo karşısında “iyi ki Türkiye mazlumları seçmiş” diyoruz! Zira bu ne iyilik ne de insanlık...


Salih Yüzgenç'ın Yazısı.