Evlilik Meselesini Kafaya Takmalı mıyız?
Okulumun sonuna doğru yaklaşıyorum. Bir yandan meslek seçimi telaşı bir yandan evlilik düşüncesi... Çevremdekiler “Olur bir şekilde kafana takma” diyor. Gerçekten olur mu?
“Olur bir şekilde kafana takma” diyenler kısmen haklılar. Bu dünyada bir kader ile yaşıyoruz ve kaderimizde yazan başımıza gelecek. İş ise iş, eş ise eş. Ancak burada sorulması gereken kadere iş yazılmış da hangi iş olduğu neye bağlı veya hangi iş olduğu da yazılmış ne kadar başarılı olacağımız neye bağlı? Eş yazılmış da nasıl bir eş olduğu neye bağlı ya da nasıl bir eş olduğu yazılmış da nasıl bir ilişki kuracağımız neye bağlı? Başarı da ilişki de yazılmış da ne kadar huzur duyacağımız neye bağlı? Büyükler bir söz söyler onlarca cilt kitaba bedel. Bu sözlerden biridir, hiç unutmayalım: “Kader gayrete aşıktır.” Olacak olan olur da ben iyi olsun, güzel olsun, doğru olsun için gayret etmeliyim. Üzerime düşen ne varsa geciktirmeden, başkasından beklemeden, bilmezlikten/anlamazlıktan gelmeden yapmalıyım. Niyetimi yapayım, gayretimi göstereyim, kısmetime razı olayım. Doğrusu budur. İnsan önce kalbine hesap verecek, sonra Rabbine. İki hesaptan da geçebilmesi için tedbiri alıp tevekkül etmesi sonra da takdire rıza göstermesi lazımdır. Yoksa bu dünyaya geldik ve yaşıyoruz, olanlar olacak bir şekilde ama hesabı biz vereceğiz.
Mehmet Dinç'ın Yazısı.