Minyatürlerle Osmanlı`yı Keşif
Esad Mücahit Eskimez
Sosyal medyada birçoğumuzun keyifle takip ettiği kaliteli hesapların peşine düşüyoruz. “Sosyal Medya Röportajları” serisi kapsamında ilk olarak -özellikle Osmanlı tarihine ilgi duyanların hemen takibe aldığı- Kasım Bolat ile konuştuk.
Twitter’da @KasmBolat1 adıyla kısa zamanda sevilen ve takip edilen hesaplardan biri haline geldiniz. “Ne zaman karar verdiniz bu hesabı açmaya ve neden Twitter’ı seçtiniz?” sorusuyla başlayalım dilerseniz.
Aslında bu mecrada çok yeni sayılırım. Hesabımı Mart 2018’de açtım ve ancak Haziran-Temmuz gibi aktif paylaşımlara başladım. O günden bugüne paylaşımlarımı yapıyorum.
Sosyal medyaya ilk defa 2007’de Facebook ile girdim ve birçok paylaşım yaptım. 2018’e kadar aktif bir Facebook kullanıcısıydım. Fakat Emine Çaykara Hanımefendi’nin tavsiyesi ile Facebook’un eski güncelliğini kaybettiğinin ve birçok paylaşımımın meraklısına ulaşmadığının farkına vardım. Bu tavsiyeden sonra Twiter hesabı açtım ve şu ana kadarki süreç bunun ne kadar doğru bir tercih olduğunu bana gösterdi.
Sosyal medyada tarih gibi çetrefilli bir alan üzerine paylaşım yaparken nasıl seçimler yapıyorsunuz? Birçok kez ezber bozan hadiselerden de bahsediyorsunuz. Farklı tepkiler aldığınız oluyor mu?
Paylaşımlarımdaki seçimleri, daha çok kendi ilgi ve bilgim olan, yoğun bir şekilde okuma yaptığım konular üzerinden seçiyorum. Hesabımı ilgi ile yakından takip edenler, zaman zaman özel mesaj atıyor ve paylaşımlarımın aynı şekilde devam etmesi talebinde bulunarak teşekkür ediyorlar. Bir kısmı da daha teferruatlı okuma yapabilmek için kaynak soruyor. Çok nadir de olsa, ilgi alanım dışında, güncel hadiselerin tarihi arka planını hatırlatıcı paylaşımlar da yapıyorum.
Böylesi olumlu mesajlara karşın, doğru bilgi edinme derdinde olmayıp eski, yanlış ve gelenekçi bilgiye adeta “iman” etmiş olanların tepkisi ile de karşılaşıyorum. Bunlar, doğru bilgiye inanmayıp kaynak sorar, değişmeyen bir ikinci tepki olarak da verilen kaynağı beğenmezler.
Flood yaparken genellikle ilk tweetinizde bir resim veya minyatür kullanıyorsunuz. Osmanlı tarihinde minyatürler, birçok konuda araştırmacılar için “bir kitap kadar kıymetli” demek mümkün herhalde.
Evet, son derece haklısınız. Minyatürler veya dönemin deyimi ile “tasvir” ve “resim”, tarih araştırmaları açısından son derece önemli. Benim paylaşımlarımın ilgi çekmesindeki en önemli etken de hiç şüphesiz, Osmanlı tarihine dair minyatürler oldu. Tarihi hadiseler etrafında gerçekleşen ve döneminde çizilen minyatürler, sadece profesyonel manada tarihçileri değil, konuya kültürel yaklaşan meraklıların da ilgisini çekti. Bu açıdan bakıldığında paylaşımlarımdaki bazı minyatürler son derece ilgi çekti. Bunlardan birisi, Kanuni Sultan Süleyman’ın, 1521’de Belgrad’ı feth etmesi sonrası ele geçirilen esirleri fillerin altına atarak ezdirdiği minyatür oldu. Bu vesile ile farklı sorular da geldi. İlk soru; Osmanlı ordusunda fil kullanıldı mı? İkincisi ise Osmanlı’da bu şekilde esirlere kötü muamele edilir miydi? Arifî’nin Süleymannamesi’nde yer alan bu minyatür, gerçekten de büyük ilgi gördü ve sorular çerçevesinde bilgilendirici paylaşımlar yapıldı.
Twetlerinizin istatistiklerine ne sıklıkla bakarsınız?
Çok nadir olarak bakarım. Bu da paylaşımın beğenilip paylaşılması ile alakalıdır. Popüler olan bazı paylaşımlarımın istatistiğine ancak o süreçte bakarım.
Sosyal medyaya günde ortalama ne kadar vakit ayırırsınız?
3 saat.
Paylaşımlarınıza gelen yorumlara cevap veriyor musunuz?
Genellikle cevap vermeye çalışıyorum. Bazen de, tamamen hazır bilgi olmasın ve kişi biraz araştırsın düşüncesi ile cevap vermekten kaçınıyorum. Bu ne kadar etkili oluyor bilmiyorum. Fakat, samimi bir şekilde soru soranlara mutlaka cevap veririm ve geri çevirmem.
Twitter’da beğenerek takip ettiğiniz 3 hesap?
Tasvir sanatları; @tasvirsanatlari
Emre Taş; @emretas1903
Emrah Safa Gürkan; @jeandpardaillan
GENÇ'ın Yazısı.