Stajın Son Dersinden
Ayşegül Öztoprak
Stajyerim, çocuklara ders anlatıyorum, önce bana ders oluyor. Tahtayı bir istikamet üzere kullanıyorum, sorularla çocukları açıyorum, Seni soruyorum onlara ve onların dillerinden anmak isterim Seni çünkü “ilk oruçlar hatırına” sığınan şairin yanında bir yer buldum kendime.
Şimdi diyorum çocuklara; kaç yaşındaydınız? 13 diyorlar. Büyükmüşsünüz, 9-10 yaşlarında olduğunuzu var sayalım. Asr-ı saadette yaşıyorsunuz, Asr-ı saadet yani mutluluklar çağı… Peygamber efendimiz dünyada ve geldiği zamanı saadet devri yapmış. Hangi şehirde olmak istersiniz diyorum, Medine diyorlar. Medineni biliyorlarmışçasına, Medine diyorlar. Bana öyle geliyor ki bilmeden özlüyorlar Senin şehrini.
Şimdi siz de oradasınız, hep birlikte oyun oynuyorsunuz. Peygamberimiz yanınıza yaklaşıyor. Ne yapardı?
Ön sıradaki başını okşamak istediğim o çocuk şöyle diyor: başımı okşardı.
Arkalardan bir cevap: bize gülümserdi. Gülümsemen anılınca gülümsüyor sınıf. Bu neşeyle bir cevap daha: şaka yapardı. Sen şaka yapıyormuşçasına neşeleniyoruz, şakalarını anıyor, kendimizi de o anların içinde bir yerlere yazabilir miyiz, diye bakıyoruz.
Adam olacak çocuklardan biri şöyle cevap veriyor: bize selam verirdi. Peygamberin gününde çocuk sahabi olduğumuz bu hayalde Senin bir selamını almanın hasretidir yaşadığımız. Münafıkların, bir kuş yavrusunun annesinin gagasındaki nimet için bekleyişi gibi selamını beklemelerini anlıyoruz. Bir selam, bir esenlik bekliyoruz çocuklarla. İsmin anılınca büyüyor çocuklar.
İsmin anılınca içimiz açılıyor, gönlümüz genişliyor. Seni tavsif etmeye benim kelimelerim yetmez. Seni anmaya kirli dilimin yüzü olmaz. Seni çocuk dilleriyle anmak isterim ben.
Birinin bir sorusu oluyor, bilmiyorum diyorum. Bir gün Senden cevabını öğrenmeyi umuyoruz.
Efendim,
Seni bu temiz toplulukla andık. Çocukluk çağlarımıza döndük biz, başımızı okşamanı bekliyoruz. Bize gülümsemeni bekliyoruz. Bir şaka yapsan da iç sıkıntılarımızdan çekip çıkarsan bizi diye bekliyoruz. Bir selamını alsak bir daha hiç bedbaht olmasak, esenlik bulsak diye bekliyoruz. Bütün kelimelerimizi arındırmanı, dilimizi temizlemeni, bize bilmediklerimizi öğretmeni bekliyoruz.
Efendim,
Bir çocuğun eve henüz gelen babasının ellerine baktığı gibi, günahkâr ellerimize bakmaktayız; şefaatini, bizi arındırmanı bekliyoruz.
Şefaat ya Rasulallah.
Allahümme salli ala seyyidina Muhammed.
GENÇ'ın Yazısı.