Yazar: Sinem Aras / Türkiye

Emrah Yardımcı Hakkâri’nin Onbaşı köyünde yaşayan 24 yaşındaki bir genç. Maddi imkansızlıklar sebebiyle okulunu bırakarak köyüne döndü. Köyünde cep telefonu şebekeleri çekmeyince çözüm arayışına girdi. Norveç’in güneş görmeyen, dev aynaların yansıttığı güneşle aydınlanan Rjukan kasabasından ilham aldı. Şebeke sorununu yansıma yöntemiyle çözebileceğini düşünerek harekete geçti. Çanak anten, metal sini ve folyo kağıtları kullanarak baz istasyonu kurdu. Daha sonra evdeki Wi-Fi cihazını da sisteme dahil etti.

Yardımcı’nın kurduğu baz istasyonu köydeki öğrencilere de kolaylıklar sağladı. Uzaktan eğitim sürecinde olan öğrenciler derslerini takip edebilmeye başladı. Emrah Yardımcı, kurduğu baz istasyonunu şöyle anlatıyor:

“Evin içine de Wi-Fi cihazı bıraktım. Sonra ‘Bunu etrafa nasıl dağıtabilirim?’ diye düşündüm. Bunları kullanarak evin tamamına GSM vericisi sağladım. Köyün öğrencileri de evimizin yakınına gelip internete bağlanabiliyorlar.”

Zorlukları kolaylaştırma niyetiyle başlayan bu hikâyede iyiliğin, merhametin ışıltılarını görüyoruz. Bir başkasının iyilik hikâyesine kulak vermek ise içimizdeki iyilik kıvılcımlarını harekete geçiriyor ve iyiliği görünür kılıyor. Bu ışıltıları yaymalı, iyilikleri çoğaltmalıyız. Çünkü dünya iyilikle onarılacak ve güzelleşecek.


Hatice Betül Karagöz'ın Yazısı.