Eylül ayında gerçekleşen Teknofest 2021, çeşitli alanlarda proje üreten birçok genç için her yıl olduğu gibi oldukça heyecanlı geçti. Biz de Teknofest’ten ödülle dönen MikroHobist ekibi ile projelerini, festivali ve hayallerini konuştuk.

“Geleceğin Bilimi Forumu” bünyesinde kurulan MikroHobist Ekibi, Eylül ayında düzenlenen Teknofest 2021’de “İnsanlık Yararına Teknolojiler” kategorisinde üçüncülük ödülü aldı. Projeyi ve ödülü konuşmadan evvel, ekibinizi ve bir araya geliş sürecinizi sizden dinleyelim.

MikroHobist ekibi oluşmadan önce bir geçmişimiz var aslında. 2020 yılında “Geleceğin Bilimi” bünyesinde Mikrobiyota adlı bir atölye kurduk. Bu atölye bünyesinde pek çok etkinlikler ve çalışmalar gerçekleştirdik. Mikrobiyota konusunda yaptığımız araştırmalar ile kendimizi geliştirdiğimiz bu sürecin sonunda her ekip arkadaşımız kendi alanı ile mikrobiyota ilişkisini ele aldığı bir kapanış sunumu gerçekleştirdi.

Atölye kapanışından sonra küçük bir çekirdek ekibimiz kalmıştı. Bu ekipteki arkadaşlarla öğrendiğimiz bilgileri kullanmak amaçlı proje oluşturmak istiyorduk ve araştırmalarımıza devam ettik. Okuduğumuz makaleler ve çalışmalar bizi kıtlık problemi, toprak verimliliğindeki düşüş ve verimlilik ile mikroorganizmalar arasındaki bağlantı konularına yönlendirdi.

Tam da bu süreçte T3 Vakfı bursiyeri olan takım arkadaşımız Büşra Yılmaz sayesinde Teknofest başvurularının başladığını duyduk ve neden katılmıyoruz ki dedik. Sonrasında çalışmalarımızı bu bağlamda ilerlettik.

Projeniz tarımın güncel bir sorununa cevap veriyor, toprak verimliliğini artırmak ve verimsiz toprakları tekrar canlandırmak gibi bir amaçla ortaya çıkmış. Biyogübre üzerine odaklanan çalışmanızı ayrıntılandırabilir misiniz, proje vadedilen faydayı nasıl sağlayacak?

Öncelikle bu projede temel hedefimiz diğer gübrelerin aksine doğaya ve insan sağlığına zarar vermeyen, aynı zamanda da toprak ve bitki verimliliğini artıracak bir ürün geliştirmekti. Daha önceki çalışmalarımız neticesinde bitkiye yarar sağlayan mikroorganizmalar olduğunu ve bu etkileşimin doğal olması sebebiyle biyouyumlu olduğunu da biliyorduk.

Biyogübreler halihazırda üretilip kullanılan ürünler. Biz daha iyi verim sağladığını düşündüğümüz, mikroorganizmaların bitkiye yararlı ürünlerini içeren metabolit temelli bir biyogübre ürettik. Kimyasal gübrenin zararlarının farkındalığı tüm dünyada bilinmekte ve alternatif çözüm önerileri aranmakta. Türkiye tarım ülkesi olmakla birlikte gübre sektörü çok gelişmemiş, bu açıdan çoğunlukla dışa bağımlı bir ülkeyiz. Ürünümüz yerli imkanlarla üretilmesi açısından hem bu üretim ihtiyacını karşılayacak hem de organik tarımın gelişmesine katkı sağlayacaktır.

“İnsanlık Yararına Teknolojiler/Afet Yönetimi” kategorisinde ödül aldınız, bu elbette projeye duyulan inancı pekiştirdi. Bundan sonra projenin ilerlemesi devam edecek mi, kazandığınız ödül size bu anlamda maddi ve manevi bir motivasyon sağladı mı?

Teknofest süreci bizler için hem motive edici hem de birçok açıdan geliştirici-ilerletici oldu. Yarışma esnasında projemizi dinleyen ve yatırım yapmak isteyen kişiler ile tanıştık. Bunun yanında bizler bilim ışığında ilerlemek ve ürünümüzü sağlam temeller üzerinde geliştirmek istediğimiz için “TÜBİTAK 1512 BİGG” proje çağrısına başvuru yaptık. Sonuçlar çok yakın bir zamanda açıklanacak.

Var olan ürünlerin geliştirme aşamasında yeterli bilimsel dayanak yok maalesef, bu da akıllarda soru işareti bırakıyor. Bizim önceliğimiz bu sektöre güven katmak. İleriye dönük hedefimiz, ürünümüzün ileri aşama deneylerini TÜBİTAK’tan aldığımız destekle gerçekleştirirken şirketleşme ve üretim süreçleri için de yatırımcı görüşmelerimize devam etmek.


Esad Mücahit Eskimez'ın Yazısı.