Yağmur Ünalan

Hz Hatice`nin (ra) Hayatı 3. Bölüm

Hz. Hatice (ra) validemiz, Efendimiz (s.a.v) ile olan evliliğinde eşine pervane olmuş, çocuklarının terbiyesinde ise adeta üzerlerine titremiştir. Günler birbirini kovalarken aradan yıllar geçmiştir. Derken Efendimiz`de (sav) farklı bir ruh hali görülmeye başlamıştır. Birdenbire yalnızlığı seven, değişik rüyalar görmeye başlayan biri haline gelmiş, bir Ramazan ayında Nur Dağı`ndaki Hira Mağarası`na çıkıp tefekkür etmeye başlamıştır Peygamber Efendimiz (sav)...

Bu tam 3 yıl boyunca böyle devam etmiştir. Hatice validemiz (ra) ise ufacık bir sitem dahi etmeden, eşine destek olmaya çalışmıştır. Öyle çok seviyordu ki Efendimiz`i (sav)... Kendi elleriyle hizmetini görmüş, yemeğini hazırlamış, yolcu etmiş, yolcu ettikten sonra da başına bir iş gelir korkusuyla hizmetlisi Meysere`yi peşinden göndermiştir. Bazen de Efendimiz`in (sav) gelişi uzun sürünce de dayanamamış, 55 yaşında olmasına rağmen Nur Dağı`nın o zorlu yollarını bir başına çıkmış, ne kadar yorulursa yorulsun Efendimiz`in (sav) gül cemalini görünce bütün yorgunluğunu unutmuştur.
 
Hatice`si bilirdi ki Efendisinin yüreğinde binbir türlü fırtına kopuyor... Bu sebepten her gidişinde eşini rahatlatmaya çalışmış, yüreğine ferahlık vermeden geriye dönmemiştir. Bazen Efendimiz (sav) Nur Dağı`nın tepesinden kıymetlisinin geldiğini görmüş, o yorulmasın diye dağın yamaçlarına inmiş, saatlerce sohbet etmiştir. Bazense onu yolcu edip mağarasına dönmüş, vakit çok geç olduğu zamanlarda ise validemiz ile evine gitmiştir.
 
Şu an İcabe Mescidi’nin bulunduğu konum Efendimiz (sav) ile Hz. Hatice (ra) validemizin buluştuğu yerdir. Zaman geçtikçe Efendimiz`in (sav) gördüğü rüyalar sıklaşmaya başlamıştır. Bir gün Hatice`sine: "Tek başıma kaldığımda "Ey Muhammed!" diye beni çağıran sesler duyuyorum. Uyku halinde değil tamamen uyanık iken semavi bir ışık görüyorum. Vallahi şu putlardan ve kahinlerden nefret ettiğim kadar hiçbir şeyden nefret etmiyorum. Yoksa bende mi kahin oldum, sakın bana seslenen şeytan olmasın?" demiş, Hz Hatice (ra) ise: "Sen daima eli açık ve cömertsin. İyilik yaparsın, fakir ve muhtaçlara daima yardıma koşarsın. Muhakkak ki Allah seni şeytanın aldatmalarına uğratmayacaktır" diyerek Efendimiz`i (sav) rahatlatmıştır.
 
Bir başka gün ise gördüğü rüyanın tesiri ile telaşlanan Efendimiz (sav) zevcesine: "Korkuyorum Ey Hatice`m" demiş, validemiz ise: "Hayır ya Muhammed! Korkma, Allah senin hakkında şer niyet etmez, muhakkak ki hayır murad etmiştir." diyerek Efendimiz`in (sav) yüreğine su serpmiştir.
 
Bu haller devam ederken Efendimiz (sav) daha uzun Hira`da kalmaya başlamıştır. Yıl miladi 610, aylardan Ramazan, günlerden ise Kadir gecesidir. Cebrail aleyhisselam, arştan yeryüzüne inmiş ve Allah`ın ilk emrini Efendimiz`e (sav) getirmiştir. "Oku!/İkra!"diyen Cebraile aleyhisselam`a, Peygamberimiz (sav):"Ben okuma bilmem" diyerek cevap vermiştir.
 
Bu hal üç kere daha devam etmiş derken Cebrail aleyhisselamın ağzından ilk ayetler dökülmeye başlamıştır.
 
"Oku! Yaratan Rabb`inin adıyla oku!
 
O, insanı alaktan yarattı.
 
Oku! Senin Rabbin büyük bir kerem sahibidir.
 
O kalemle yazmayı öğretmiş insana bilmediklerini belletmiştir."
 
Efendimiz (sav) şöyle devam ediyor: "Ben bu ayetleri ona okudum. Cibril benden ayrılıp gitti o gittikten sonra sanki bir kitap olarak kalbime yazılmıştı." Efendimiz (sav) zorlukla kendini mağaranın dışına atmış, aşağı doğru inmeye başlamıştır. Yürüdükçe daha da zorlanmış, taşın, toprağın, ağacın tüm kainatın dilinden: "Es-selamu aleyke ya Resulullah! Selam sana olsun ey Allah`ın elçisi" nidalarını duymaya başlamıştır. 
 
Efendimiz (sav) titreye titreye evine ulaşmış ve Hatice`sine ancak: "Zemmiluni! Beni örtün!" diyebilmiş, başını validemizin dizine koyarak saatlerce konuşmadan durmuş, Hatice validemiz ise tek bir soru sormadan Peygamberimiz`in (sav) kendisine gelmesini beklemiştir. Sonra Efendimiz (sav) başından geçenleri en ince ayrıntısına kadar anlatmıştır.
 
Hz. Hatice (ra) validemiz ise; "Asla endişelenme Allah seni kesinlikle zayi etmeyecektir. Sen akrabalarını koruyup gözetir, düşkünlerin elinden tutarsın. İhtiyacı olanların ihtiyaçlarını karşılar, misafirine her türlü ikramı yaparsın. Hakkın yanında yer alır hakkın ikamesi için çalışırsın." diyerek efendisinin yanındaki kıymetini bir kat daha arttırmış, aleme eş nasıl olur göstermiştir... 
 
Hz Hatice`nin (ra) Hayatı 1. Bölüm
Hz Hatice`nin (ra) Hayatı 2. Bölüm


GENÇ'ın Yazısı.