Öznur Şahin

Sükuta bürünmüş sokakta dalgın adımlarla ilerlerken gördüğüm görüntü bir anda zihnimde şimşekler çaktırdı. Yıllarca yağan bombalardan sonra özgür bir kuş dalın üzerinde ileri geri gidiyordu. Hayretli göz bebeklerim kuşta takılı kalmış, onunla birlikte hareket ediyordu.

Sahi kaç bomba gökyüzünde salındı böyle? Kaç bomba bir ileri bir geri düştü ve bir hicret acısıyla ayırdı aileleri? Kaç annenin göğsünde alevler tutuştu, kaç şair yüreğine düşen kelimelerini sessizliğe gömdü? Hiç saymadım. Sayamazdım da… 
 
Eskimiş kahverengi valizimden yirmi iki yıllık hayatımın her karesini barındıran fotoğraf makinemi çıkardım ve o beyaz kuşun fotoğrafını çektim. Bana unuttuğum bir hissi hatırlattı. Özgürce koştuğum, oyunlar oynadığım, anne babamın kucaklarına atlayıp özgürce şarkılar söylediğim, piknikler yaptığım, kırmızı elmalarla dolu bahçemizdeki tertemiz mutluluklarımı...
 
Gözyaşlarımı silip fotoğraf makinemi valizime yerleştirdikten sonra hemen fotoğrafçı aramaya koyuldum. Yeni hayatımın ilk karesini, özgürce uçan o kuşun fotoğrafını çerçeveletmeliydim. Tek başıma yaşayacağım evimin duvarına her baktığımda mutluluklarımı hatırlatacak, hayata yeniden başlamam için bana umut olacaktı. Bembeyaz rengiyle kan kırmızı hayatımı aydınlatacak, çırptığı kanatları kırık kanatlarıma güç vererek ruhumun özgürlüğünü hissettirecekti.
 
Fotoğrafçının eşiğinden çıkar çıkmaz adımlarımı hızlandırdım. Heyecanlanmıştım, kalp atışlarım artmıştı. Merdivenleri soluk soluğa çıktıktan sonra eve girer girmez yaptığım ilk iş, elimdeki çerçeveyi duvara asmak ve dakikalarca izlemek oldu. Mütebessim çehrem o an aklıma düşen bir cümleyle umutlar saçtı etrafına. “Allah, yeniden başlayanların yardımcısıdır.” 


GENÇ'ın Yazısı.