Gazeteci Uğur Dündar İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesinde katıldığı söyleşide geçmişte namaz ile ilgili yaptığı haberlerin amacı sorulunca zor anlar yaşadı!

Uğur Dündar’ın bugün saat 11.00`de iletişim Fakültesinde katıldığı söyleşide salon tamamen doldu. Fakülte dekanı Prof.Dr. Aydemir Okay, Gazetecilik Bölüm başkanı Prof.Dr. Suat Gezgin, Öğretim Üyesi Prof.Dr. Nurdoğan Rigel ve birçok öğretim görevlisinin takip ettiği söyleşide Uğur Dündar`ın sözleri sık sık alkışlarla bölündü.
 
Ardından soru bölümüne geçildi. Programın son sorusunu ise arkadaşımız  Abdulaziz Karakuş sordu ve ortam bir anda gerildi!
 
Gazetecilik Bölümü 3. Sınıfta bulunan arkadaşımız; aldığı 3 yıllık gazetecilik eğitiminde, gazetecinin toplumu bilgilendirmek amacıyla haber yaptığını` belirttikten sonra, Uğur Dündar`ın öğrencilerin Cuma namazına gitmesiyle ilgili yaptığı haberin metnini okudu:
 
``Yaklaşık 50 çocuk Cuma namazı kılıyor. Hepsinin üzerinde okul üniforması var. Öğretmenleriyle birlikte saf tutan bu öğrenciler, İstanbul`da eğitim veren özel bir ilköğretim okulunun öğrencileri. Namaz bitiminde görüntülenmekten rahatsız olan bazı öğretmenlerin tavrı ise hayli sertti.`’
 
O haber için: http://gencdergisi.com/1701-veee--ezan-okunuyor--ogrenciler-namaza-basliyor-.html
 
Haber metnini okuduktan sonra art arda sorular soran Karakuş, sorularına şöyle devam etti:
 
1- Bu haberde toplumu hangi konuda bilgilendirmeyi amaçladınız?
2- Burada çocuk istismarı yok mu? 
3- Burada özel hayata müdahale yok mu? 
 
Sorudan sonra yüz ifadesi değişen Dündar soruya cevap vermek yerine geçmişte imza attığı başarılı işlerden bahsetmeye başladı. Ders saatinde çocukların namaza götürülmesinin müfredatta olmadığını söyleyen Dündar, namaz karşıtı olmadığını, çocuklarının da yeri geldiğinde namaz kıldığını ve dedesinin müftülük yaptığını söyledi. 
 
Uğur Dündar soru soran öğrenciye dönerek yıllarca bu zihniyetle savaştığını söyledikten sonra, `sen o okulun bağlı olduğu vakfın kime ait olduğunu biliyor musun, konferans bitince gel sana söyleyeyim` dedi. 
 
Dündar, bu konuşmasından sonra geçmişte yaptığı haberleri hatırlatarak sizin bana teşekkür etmeniz gerekiyor dedi.
 
Konferansatan sonra Dündar’ın yanına giden Abdulaziz Karakuş`a tekrar vakfın kime ait olduğunu araştırmasını söyledi. “Hayır” diyerek camilere yaptığı yardımlardan bahsetti. Sahnede söylediklerinin aynısını söyleyen Dündar dedesinin müftülük yaptığına tekrar vurgu yaptı.
 
Bu görüşmeden sonra kendisiyle konuştuğumuz arkadaşımız Abdulaziz Karakuş, sorusuna cevap alamadığını, hiçbir şekilde ikna olmadığını, yine aynı ortamı bulduğu takdirde aynı soruyu soracağını belirtti.
 
 

Taha Süren'ın Yazısı.