İbrahim Çağlar

İslam medeniyeti büyük bir medeniyet.Tarihi gerçekliklerde bunu açık bir şekilde göstermektedir. Hatta biz Müslümanlarda bununla çok övünürüz. Örneğin; “İbni Sina’nın yazmış olduğu el-Kanuni fi’t-Tıbb kitabı batı üniversitelerinde yıllarca ders kitabı olarak okutuldu.” Bu gerçektende de her Müslümanın övüneceği bir şeydir. Fakat son iki üç asırdır İslam medeniyetinin durağanlaştığının ve batı medeniyetinin İslam medeniyetinin birikiminden yararlanarak ilerlediğini hatta birçok konuda daha ileri noktalara vardığını görmezden gelmemize sebep olmamalı.

Batı bunu nasıl gerçekleştirdi? Batı kendi bakış açısıyla İslam medeniyetini araştıracak anlayacak bir çok müşteşrik (oryantalist) yetiştirdi. Bu müşteşrikler İslam medeniyetini o kadar iyi araştırdılar ki şuan Müslümanlar bu müşteşriklerin kaynaklarından yararlanır hale geldi. Şuan en iyi bilinen İslam ansiklopedisi müşteşrikler tarafında hazırlanmış bir ansiklopedidir.

İslam kültürü tabi bilimler tarihçisi olan Fuad SEZGİN bu konuda “Müslümanların İlimler Tarihi’nde önemli bir yerinin olduğunu biliyorsak, bunu bazı fedakâr oryantalistlerin çalışmalarına borçluyuz!” diyor.

Batının İslam medeniyetini araştırmak için yetiştirdiği müşteşriklere karşı İslam dünyası batıyı İslami bir bakış açısıyla anlayacak araştıracak(garbiyatçı) çok az sayıda insan yetiştirmiştir.

Peki anlamadığımız bilmediğimiz bir şeyden gelen baskılara ve saldırılara nasıl cevap verebiliriz? İslami geleneğe sahip olup, bu İslami geleneğin bakış açsıyla batı medeniyetine de vakıf olabiliriz ve olmalıyız. Çünkü her an batı dünyası ile etkileşim içerisindeyiz. Onların ürettiği arabalara biniyoruz, onların ürettiği bilgisayarları kullanıyoruz, onların edebiyatından, sinemasından ve felsefesinden besleniyoruz, onların üretmiş olduğu kavramları kullanıyoruz. Bu da bizim batının kültürel baskısına maruz kalmamıza ve etkilenmemize sebep olmaktadır. Hatta günümüzde bir çok Müslüman batı yaşam tarzına entegre oldu.

Oysa ki batıyı algılarken ve algıladıklarımızdan alacaklarımızı İslami bir süzgeçten geçirerek alabilecek bir genç nesil yetişirse, bu nesil İslam medeniyetinin yeniden eski dinamizmine kavuşmasını sağlayacaktır. Bu yüzden geleneksel İslam’ı bildiğimiz kadar modern dünyayı da bilmeliyiz.

Aslında biz uzun yıllar kendi medeniyetimize bile sahip çıkamadık bu yüzden de uzun yıllar İslam medeniyeti batı medeniyeti tarafından yok sayıldı. Oysaki İslam medeniyetinin batı medeniyetine katkılarını bir tarafa bırakın, günümüzde modern dünyanın insanlığın başına sardığı problemlerin çözümlerini İslam’ın entelektüel birikiminde kolaylıkla bulabiliriz. 


GENÇ'ın Yazısı.