Zalimlerin Soyu Yoktur, Bunu Bil!
Site Özel
6730 okunma
İbrahim Çağlar / Genç Haber Merkezi
Akil isen can gözün aç, tut kulak bu sözüme
Bir değirmendir bu dünya öğütür bir gün bizi
Cahidi Ahmet Efendi
Cahit Zarifoğlu 1940 yılında Ankara’da doğdu. 1987 İstanbul’da vefat etti. Sadece bedeni öldü, bedeni topraktan gelmişti toprağa döndü, ama ruhu, şiirleri ve Müslümanca yaşayışı hala bizlerle birlikte. ”Bir Değirmendir Bu Dünya” kitabı Zarif adamın günü birlik aktüel ve siyasi yazılarından oluşan ve bir ışık olarak arkasında bıraktığı önemli ve değerli eseri olarak öne çıkıyor...
Zarif insanın dediği gibi dünya her an bizi öğütmeye hazır. İşte bu insanda bu öğütmeye, ruhsuzlaştırmaya, makineleşmeye karşı nasıl tavır alırız onu söyler.
Cahit Zarifoğlu, bulunduğu döneme ilişkin değerlendirmeler yapıyor ve içler acısı durumu bize tasvir ediyor. O zarif insan şuan aramızda olsa, bizleri –izmlerin kuşattığı, katil, vahşi emperyalistlerin Müslümanlara tüm kinini kustuğu ve Müslümanların televizyon vb şeylerin önünde muhallebi kıvamında seyirci kaldığı bir dönemde, her halde dertlenir ve bu derdi onu ebediyete tekrar götürürdü.
Üstadın yaptığı değerlendirmeler o güne ilişkin değerlendirmeler de olsa günümüze de ışık tutmakta, çünkü; bildiğimiz gibi batıl hiç değişmiyor. Sadece içerikleri ve suretleri değişiyor. O zaman Hama’da katliam yapan Hafiz Esed vardı şimdi oğlu Beşar Esed var.
Bu zarif insanın yazdığı yazılar sessiz ve sakin akışımıza ani bir şimşek ve ardından şiddetli sağanak yağmurla birlikte kalp nehirlerimizin çoşup gürleyeceği ve kalbinizin göğsünüze sığamayacağı bir ilham vermekte.
Hakikatleri hem bu kadar masalsı hem de bu kadar gerçekçi anlatabilmek her halde ancak şiir ruhlu bu zarif insana yakışır.
Üstadın yazılarından aldığım temel mesajlardan biri, bizlere hakikat diye gösterilenlerin aslında hakikatin altını oyan ve hakikatleri büsbütün yok etmek isteyen batıl bir oyun olduğudur. Hakikati batının amerikanın gözüyle görme, batının amerikanın ağzıyla konuşma.
Rahma-ı İlahiden ümit kesmek şeytanca bir şeydir. Garip olduk ama zavallı asla. Zafer inananlarındır. Bu konuda sözü Üstada bırakmak isterim:
“Yarım asırdır devam eden ve son on yılda büyük bir hız kazanan İlahsızlaştırma gayretlerinin, anlamsız ve başı boş bir köpek gibi ortalarda kalıvereceği, İslami otorite yokluğundan sersefil olmuş milyonlarca insanın kalbinde İslam`ın birden bire tutuşacağı, durmadan kabartılan abartılan marksist balonun bir tek darbeyle sonuna kadar söneceği, her türlü materyalist gayretlerin ve çürümenin Allah`ın koyduğu kanunlarla sorguya çekileceği, sahiplerinin aynı kanunlarla uyuz köpekler gibi kamçılanacağı git gide bütün Müslüman ülkelerde, baştan sona burcu burcu İslam`ın kokacağı o müthiş güzel günün hasretiyle içimiz kavrulmuş, sabretmekteyiz. Sabırsa, Müslüman olmanın sorumluluklarını bilerek, gece gündüz çalışmak, uykuları kaçmak demektir.”
GENÇ'ın Yazısı.