Ey Akif... Seni Dinliyoruz!
Zeynep Coşkun
Şükranlarımız sana Ey Akif... Senin, yaşadığın dönemde üzerine düşeni yaptığını, vukuatı hakkıyla kaydeden tarihin şehadetiyle anlıyoruz. Şimdi sıra bizde. Biz ki, nefsin engellerini aşıp, en az senin kadar imanın gerektirdiği hal ve fiiliyata bürünebilirsek, mahşerde Rabbimizin Salih kulları arasında sen ve emsalinle birlikte haşr olacağımızı ümit edebiliriz… Ne mesut son! Vasıl olmamız duasıyla.
İnsanın en çok özlediği şeylerden biri de; tarihin güzellikleri ile, asıl güzelliklerin fail ve sahibi, fakat maalesef fani; muhterem, mükemmel şahsiyetlerdir. Ebediyet burada mümkün değil, tamam, insan bu hakikati adı gibi bilse de; yine kalbi arzu ediyor, o muhteremlerle aynı zamanda yaşamış olmayı. Bir çok icraat ve eserleri hakka ve hakikate uygun, güzel ahlak sahibi, mücahit ruhlu, feragati meslek etmiş kimselere insanlık her zaman muhtaçtır zira. İşte hiç şüphesiz Akif de muhtaç olduğumuz o emsalsiz şahsiyetlerden biridir.
Rabbimize çok şükür; son iki yıl, bu ve bundan önceki olmak üzere, hep hayırla yadımızdan geçecek. 2010 yılı Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından Kuran Yılı ilan edilmişti. - Hala Kuranî ve çok faydalı faaliyetler devam etmekte. Ve bu sene ise başbakanımız tarafından Akif Yılı olarak beyan edildi. Alışkın olmadığımız olağan üstü güzel şeyler bunlar. İnşallah Akif ‘i tanıtma açısından faydalı neticelere ulaşılır bu faaliyetler.
Mehmet Akif deyince, aklımıza ‘milli şairimiz’ vasfından çok daha fazlası gelmesi gerekiyor. Yoksa onu yalnız en çok bilinen, İstiklal marşı ve Çanakkale Zaferi şiirinin, sahibi olarak tanımış olmak, büyük mahrumiyettir. Esasında derdi “iyi bir insan” yetiştirme değil de, sadece “iyi bir vatandaş” yetiştirme gayesiyle, bilinçli ve kasti olarak, yeni nesil Akif ’ten mahrum bırakılıyor diyebiliriz!
O‘nun Safahat‘ını orijinal metninden okuyup anlayabilen kaç genç; hatta sınırlamayalım, kaç kişi vardır dersiniz sizce memleketimizde? Muhterem tarihçi, Dursun Gürlek beyefendi, Akif’in Safahat‘ını kendilerince çok ağır olduğu için okuyamadıklarını söyleyen gençlere ”Safahat ağır değil, siz çok hafi fsiniz! ” dediği gibidir aynen halimizin hakikati.
Evet, “dünya uyanıkken uyumak maskaralıktır” Amenna ve Saddakna.. Şükranlarımız sana Ey Akif.. Senin, yaşadığın dönemde üzerine düşeni yaptığını, vukuatı hakkıyla kaydeden tarihin şehadetiyle anlıyoruz. Şimdi sıra bizde. Biz ki, nefsin engellerini aşıp, en az senin kadar imanın gerektirdiği hal ve fi iliyata bürünebilirsek, mahşerde Rabbim ‘in salih kulları arasında sen ve emsalinle birlikte haşr olacağımızı ümit edebiliriz… Ne mesut son! Vasıl olmamız duasıyla.
GENÇ'ın Yazısı.