Eslem Nilay Bozdemir / Genç Haber Merkezi 

Yetime yetene Allah da yeter niyetiyle, birleşip başladık bu faaliyete. 

Gönüllü kardeşlerimizle haftanın bir günü buluşup biraz hasbihal edip sonra işe koyuluyoruz… İş dediysem elimizden geldiği kadarıyla emanetimiz olan yetimlerin yüzünde bir gülücük oluşturabilmek umuduyla hediyeler hazırlıyoruz. 
 
Birlikte bileklikler, tokalar, çantalar, tablolar, kolyeler, anahtarlıklar yapıyoruz. 
 
Bir de bu dertle demlenen çay olunca yanımızda sormayın umutlu mutluluğumuzu ki Efendimiz (s.a.v) buyuruyor ya hani, "Cennette `Dar-ül-ferah` denilen köşke, ancak, müminlerin yetimlerini sevindiren girer." diye, işte biz bu hadisin ferahlığını her bir yetimin gülümseyişinden sonra hissediyoruz elhamdülillah... 
 
Gözyaşı döktüğünde arşın titrediği bu yavruları mutlu edebilmek nasibinden Rabbimiz ayırmasın. Bir küçük oyuncakla olsa bile… 
 
Bize bu yolu açan İHH vakfını da unutmamak gerekir tabiki. Hazırlamış olduğumuz hediyelerimizi yetim kardeşlerimize yine onların vasıtasıyla ulaştırıyoruz.
 
Biz de yapalım bir şeyler ama yetimleri nerden bulabiliriz ki derseniz de Türkiye’de ki ve hatta pek çok ülkelerde ki yetimlere sahip çıkan yardım kuruluşları vasıtasıyla bu yetimlere ulaşmanız mümkün olacaktır. 
 
Düşünsenize Afrika’da bir kardeşiniz var. Onunla mektuplaşıp, dertleşiyorsunuz. Filistin`de bir yetimimiz var mesela. Onun abla demesi, onun size dua etmesi yüreğinizi gökyüzüne uçuruyor. 
 
Bu Rahman’ın ne çok hoşuna gider.
 
Elimizden gelen çok şey var. Yeter ki gönlümüzü ellerimize alabilelim…
 
Ellerimizin sıcaklığını üşüyen çocukların elleriyle birleştirebilelim. Hiçbir soğuk bir çocuğun babasının yokluğunu anlatmasından daha şiddetli değildir. Bu soğukları bir nebze olsun dindirelim biiznillah…
 
 
 


GENÇ'ın Yazısı.