Tarih kokan Üsküdar’ın tarih kokan esnafları vardır. Yıllarca işyerlerinde oturur ve büyük sabırla müşteri beklerler. Yusuf Aydın amca da onlardan biri. Tarih kokan işyerinde yıllardır oturmakta ve büyük sabırla müşteri beklemektedir. Yusuf amca 66 yaşında küçüklüğünden beri çırak olarak başladığı ayakkabı tamiri işini sürdürüyor.
Fakat Haziran ayında kepenkleri bir daha açmamak üzere kapatacak. Artık işyerine sağ ayak ve dualarla girilmeyecek, siftah parası atılmayacak, sobanın üzerinde çay tütmeyecek, dikiş makinesinin kolu bir daha dönmeyecek.
Yırtılan ayakkabılar artık tamirhaneye değil çöpe atılıyor. Sadece ayakkabı değil aslında birçok meslek de çöpe atılıyor.
Meslekler kayboluyor geriye ise sadece eski fotoğraflar kalıyor...
Üsküdar’da gezerken Yusuf amcayı gördüm. İşyerinde, televizyon açık oturuyordu ama o televizyon izlemiyor başka bir yana bakıp bir şeyler düşünüyordu. Canı sıkılıyor gibiydi tek başınaydı. Müşteri olmayınca, sağda, solda da komşu olmayınca insan yalnız kalıyor. Çocuklarda yuvadan uçuyor. Onlara uçmayı öğretenler ise hiç kanatlanmıyorlar. Olurda düşerse, tutayım diye belki de.
Yusuf amcanın işyerine girip röportaj için izin istedim sağ olsun izin verdi. Uzun uzun muhabbet ettik. Bu mesleğin artık yavaş yavaş yok olduğundan bahsetti. Bizim zamanımızda insanlar çocuklarını getirirlerdi meslek sahibi olsun, ekmeğini kazansın diye. Çok çırak, kalfa yetiştirdim. Şimdilerde hiç kimse gelmiyor bu mesleği öğrenmek için. Haklılarda artık bu meslek yok oluyor. Bende yaşlandım, malzeme pahalı, iş yok. Haziran ayında tamamen kapatıp köyüme gideceğim.
Röportaj bittikten sonra çektiğim fotoğrafları çıkarttırıp yanına gittim. Fotoğraflara uzun uzun baktı. Hey gidi zaman dedi. Galiba ilk kepenk açışı geldi aklına. Sonra bana baktı ve bu fotoğrafları hatıra olarak saklayacağım dedi.
Alpaslan Öngel'ın Yazısı.