Ne dediğimin farkındayım. Ters kötü bir şey istiyor değilim. Hem kime ters, neye ters? Vatandaşa mı ters? Devlete mi ters?

Öyle sanıyorum ki bu memlekette Ergenekoncular arasında bile Peygamber Efendimize hürmet edenler vardır.

Elbette biliyorum Ergenekoncuların arasında, çağdaşlık ve batılılaşmaya tapanların arasında Efendimizin adına dahi tahammül edemeyenler az değil!

Talebim belli! Peygamber Efendimizin sözlerini ders olarak görsün gençlerimiz!

Liselerimizin durumu malum. Ben şahsen kendi çocuklarımı asla bir liseye vermek istemem!

Kendim eğitime de karşı birisiyim, biliyorsunuz!

İnsanın insan, bilimin bilim yerine konulduğu bir topluma oldukça uzağız!

Bu çağdaşlaşmacılık sistemi oldukça gericileştirdi.

Sistem o kadar gerici bir sistem oldu ki çağın dışına düştü sistem!

Sistem gözünü 19. yüzyıla kilitliyor, yürüyelim, ya Allah, diyor, bir bakıyor ki Allah demek kötü! Ya Bilim! diye yürüyor! 20. Yüzyıl geliyor. Bu arada bilim tartışılmaya başlıyor. Fakat, sistem bakıyor ama göremiyor. 21. Yüzyıl geliyor, çağdaşlaşmacılar gene gerilerde! Gene didaktik! Gene kuralcı!

Yani sözü uzatmayayım, okullar bilim görülen yerler değil artık! İnsanların sosyalleştirildiği yerler!

Topluma kazandırıldığı  yerler!

İyi de acaba gençliğimizi topluma kazanıyor muyuz yoksa insanı israf etmede aldık başımızı gidiyor muyuz?

Bugün liselere baktığımda saçma sapan yerler görünüyor gözüme!

Bugün liselerin en kullanılmayan yerleri kütüphanelerdir!

Bugün liselere Türk gençliği acaba yeni bir manita bulur muyum, keyfime bakar mıyım diye gidiyor çoğunlukla!

Arada efendi, terbiyeli gençler de okula gide gele, gide gele sosyalleşip onlar da bozuluyor!

Bugün Türk gencinin terbiye sahibi, efendi bir insan olarak kalması için hiç bir sebep kalmamıştır!

Liseliler bilimle meşguuuul! (Gülerim ben buna!)

Okumak, kitaplar, kültürel birikim, bilimsel düşünebilme ve sorgulama yeteneği mi?! Çok komiksiniz!

Öyle var mı üç kuruşa beş köfte!

Çağdaşlaşmacılar çocuklarımıza bunları vereceklerini söylediler, din, ahlak, edeb adına ne varsa  aldılar!

Çocuk yaşta zihinlere, onların iradesine sorulmadan din öğretilir mi dediler teres herifler!

Nasıl da uyanık idiler.  Gözlerimizin içine baka baka yaptılar her şeyi.

Kardeşim, madem dindar gençlik istemiyordun bari bilim hastası filan yapsaydınız!

Filmci, oyuncu, insanı  hasta etmekten başka bir şeye yaramayan müzikler dinleyen, cinsellik düşkünü olmayı bir kenara bırakın; bozuk bir cinsellik anlayışını matah bir şey sanan bir gençlik.. Budur yani!

Şerif Mardin’in Cumhuriyet öğretmeni imama yenildi demişti. Keşke sadece öğretmenler yenilmiş olsaydı! Keşke imamlar yenmek için bir şeyler yapmış olsaydı!

Yenilen gençlik oldu!

Devletimiz, toplumumuz, cumhuriyetimiz yenildi!

Hadis dersine kim karşı  çıkar ki!?

Tüm bu düşüncelerle diyorum ki, okullarda artık işe yarar şeylerden bahsetmenin zamanı  geldi!

Ağzına peygamberimizin ismini dahi almayan milyonlar var!

Okullarda artık işe yarar şeylerden bahsetmenin zamanı  geldi! Ağzına peygamberimizin ismini dahi almayan milyonlar var! Dikkat edelim yalnız!
O milyonlar Peygamber düşmanı  değil! Sadece, onlara Efendimiz unutturulmuş! Ondan bahsedilmesini modası  geçmiş bir şey olarak algılıyorlar!
İyidir, hoştur ama ben almayayım havasındalar çoğunlukla!

Dikkat edelim yalnız!

O milyonlar Peygamber düşmanı  değil! Sadece, onlara Efendimiz unutturulmuş!

Ondan bahsedilmesini modası  geçmiş bir şey olarak algılıyorlar!

İyidir, hoştur ama ben almayayım havasındalar çoğunlukla!

Yoksa o milyonlar da karşı  çıkacak değiller elbet!

Hakikaten kim karşı  çıkar böyle bir isteğe?

Ne yapıp edip liselere, hatta seviyelerine göre ilköğretim 6-7-8.

Sınıflara hadis dersleri konmalı!

Bir saat olmalı! Şimdilik fazla ders saatine gerek yok!

Öyle İmam Hatiplerdeki gibi Hadis Usulü, kurallar filan öğretmeye kalkışmaya gerek yok!

Sadece seçme hadislerden on kadarının okunduğu bir ders!

O bir ders çok şeyleri değiştirecektir!

11 bin lise var yaklaşık Türkiye’de!

On sınıfı olduğunu düşünsek 100 bin mekanda Hadis dersleri yapılıyor, düşünsenize!

Velveleciler olacak elbet!

Tabii birileri ayağa kalkacaktır, bunu yapamazsınız, vay gericiler, yobazlar! Cumhuriyet lisesinde hadis dersi mi olurmuş diyeceklerdir!

Desinler!

Onların işi her zaman ayağa kalkmak, ortalığı velveleye vermektir zaten!

Memleketin hayrına en ufak bir öneriniz olduğunda kıyameti koparırlar!

Onlara yapılacak en güzel şey, onları takmamaktır!

Geçmişte çok gördük, Milliyet gazetesi bir haber yapıyor, okulda namaz kılıyorlar filan! Desene Allah kabul etsin! Yok! Hemen yaygara!

Yav, gören de okullarda mescid var sanır!

Çocuklar iki gazete kağıdının üzerinde, okulun zemin katının oralarda, kömürlüğün yanında, tenefüslerinden fedakarlık edip abdestlerini almışlar, namazlarını diğer derse gecikmemeye çalışarak kılmışlar!

Alınlarından öpsene o delikanlıları!

Madalya tak onlara!

Örnek öğrenci seç!

Okulda irticaymış!

Pöh!

İşin kötüsü, kimi Milli Eğitim yetkilileri de hemen öyle haberler üzerine harekete geçip soruşturma açmaya kalkışır!

Ne ciddiye alıyorsun, ne muhatap alıyorsun o saçma sapan, saldırgan, gözü dönmüş haberleri!

Somut öneri ve istek!  

Hatta bu talebimi realize etmek için ufak bir teklifte daha bulunayım! Gençlikle ilgili sivil toplum kuruluşlarımız, yapılarımız, işte Genç Dergisi, Anadolu Gençlik, Genç Öncüler, Genç Gönüller, Genç Gönüllüler, Akabe Umut Gençliği, İnsan Ve Medeniyet Hareketi Gençliği, dunyabizim.com, Genç Müsiad ve ismini sayamadıklarım bir araya gelelim sadece liseliler yönelik bir hadis okuma yarışması yapalım. Şartları da elden eldiğince kolaylaştıralım. Arapça metnini okuma şartı koymayalım mesela. Veya ayrı alanlar olsun. Metinli okuyanlar, metinsiz okuyanlar. İmam Hatiplileri almayalım yarışmaya!

Veya İmam Hatipte bir gün dahi okumuş olanları!..

Ödülleri de zengin zengin verelim!

Her ilden katılım olabilir ama ilkin İstanbul’dan da başlanabilir.

Kırk hadis mi istenir, daha fazlasının da önü açılır mı, bilmem ama böyle bir yarışma lazım!

Evet, bu bir davettir aynı  zamanda!

Genç dergisinden Lütfi Arslan ağabeyimiz tamam, varız derse diğerleri ile irtibatı  kurmaya da ben varım!

Siz de ister misiniz liselerde Hadis dersi?

O zaman bunu her platformda dile getiriniz! Kampanyalar açınız!

İlgililerden isteyiniz!    

Not: Hadis dersinin yanına bir saat de Fıkıh dersi konabilir! O da güzel olur! Tefsir, Kelam, Akaid, Kur’an dersleri koymaya şimdilik gerek yok! Bu ikisini hatta birini sadece Hadis dersini koyun, o da yeter!

Liselere hadis dersleri konmalı Bir saat olmalı! Şimdilik fazla ders saatine gerek yok! Öyle İmam Hatiplerdeki gibi Hadis Usulü, kurallar filan öğretmeye kalkışmaya gerek yok! Sadece seçme hadislerden on kadarının okunduğu bir ders! O bir ders çok şeyleri değiştirecektir!


Asım Gültekin'ın Yazısı.