M. Sait Aktaş / Genç Haber Merkezi

 

Mende mecnundan füzun aşıklık isti’dadı var
Aşık-i sadık menem mecnunun ancak adı var

                                                                      Fuzuli

 

Yukarıdaki beyitten de anlaşılacağı üzere Divan Edebiyatı’nın önde gelen şairlerinden biri olan Fuzuli (ö:1556) aşık-i sadığın kendisi olduğunu belirterek adeta Mecnun’a rakip olduğunu beyan etmiştir bütün cihana...

Bugün gazete sayfalarını karıştırdığımızda ilginç bir haberle karşılaştık:

Haberde Trabzon 88. Yıl Cumhuriyet Anadolu Lisesi Fuzuli’nin ünlü “Su Kasidesi’nde”  yer alan “Dest busi arzusıyla ger ölsem dostlar. Kuze eylen toprağım sunun anunla yara su  (Dostlarım, şayet onun elini öpme arzusuyla ölürsem, öldükten sonra toprağımı testi yapın ve onunla sevgiliye su sunun) dizesinde belirttiği vasiyetini (toprağımla testi yapın ve onunla sevgiliye su sunun) yerine getirmek için çalışmalara başladı.

Konuyla ilgili olarak okul müdürü Hasan Suiçmez edebiyat öğretmeni Turgut Okutur’la öğrencilerinin yüzyılın en ilginç edebiyat projelerinden birini gerçekleştirmeyi amaçladıklarını söyledi ve beş-altı yüzyıllık süreçte kimsenin aklına gelmeyen düşüncenin kendisine sunulduğunu belirtti. Konuyla ilgili Bağdat Büyükelçiliğiyle temasların başlandığı açıklandı.

Böyle bir projenin tam da Kutlu Doğum Haftası’nın yaşandığı şu günlerde gündeme getirilmesi ayrıca güzel bir olay. Proje düşünülürken Kutlu Doğum Haftası’nın içinde olduğumuz düşünülmüş müdür? bununla ilgili bir ayrıntıya rastlamadık ama düşünülmemişse bile aynı zamana gelmesi muhteşem bir olay ya da tesadüf.

16. yy’da Bağdat çevresinde üstelik oldukça yoksul bir yaşam sürmüş olan Fuzuli Divan Şiirindeki güçlü sesiyle bir ekol olmasının yanında bana sorarsanız bütün aleme de kudretiyle örnek olmuş yegane bir şahsiyettir. O asırlar önce aleme kendisinin Mecnun’ dan daha büyük aşık olduğunu haykırmasında aslında H.z Peygamber’e (S.A.V) olan büyük sevgisi gizlidir.

Su Kasidesi’nde” dediği gibi toprağımdan testi yapılıp onunla sevgiliye su sunulmasını istemesi yaşadığı aşkın ne denli  büyük olduğunun kanıtıdır. Onun toprağından testiyle su değildir dökülecek olan gözyaşıdır.

Gözyaşıysa timsalidir ona olan hayranlığın. Yüzyıllardır kimsenin düşünmediği bu devrim niteliğindeki projeyi düşünen belki de kimsenin hatırlamayacağı bu vasiyeti yerine getirmek için seferber olan ve ayrıca diğer büyük şahsiyetlere de olan borcumuzu hatırlamamızı sağlayacağını umduğum bu düşüncenin mimarlarına şükranlarımızı sunmak bizim için bir gönül borcu olsa gerek.


GENÇ'ın Yazısı.