Mehmet Sadık

Bin aydan daha hayırlı Ramazan ayının son günlerindeyiz. Bu mübarek ayın bizlere bahşettiği ve tabiri caizse tadı damağımızda kalan hoşgörü, sabır ve ibadet feyzi, Ramazan ayının son bulmasıyla bitecek endişesi aklımızı ve kalbimizi işgal eder bir halde…

 
Bizleri tekrar dirilten; ruhumuzu, kalbimizi temizleyen ve günahlardan arınmak için büyük bir fırsat olan ‘Kadir gecesi’ de Ramazan ayının tam da bitiyor diye üzüldüğümüz son demlerinde ortaya çıkıyor. Biz de bir uyarıcı gibi gelen ve kulluğumuzu tekrardan hatırlatan bu gece için ‘Kopmak lazım!’ diyoruz.
 
Ramazan, kalbi ve beyni tatile çıkarır
 
Ramazan ayının bana göre en ilginç özelliği, ‘kalbi ve beyni tatile çıkarmasıdır.’ Nasıl mı?
 
Ramazan ayı ile beraber ; ‘Abi Ramazan boyunca sigara içmeyeceğim’ ‘Tövbe abi, Ramazan da geldi haramlar benden uzak dursun’ vb. ifadeleri sıkça duyarız. Peki ya sonrası?
 
Sonrasında her şey eskisine dönmeye başlayacak. Kötü alışkanlıklar geri gelecek. Oruçlu iken, küfre kapalı olan ağız, harama bakmamak için yere bakan gözler yavaş yavaş eskide olduğu gibi dikkatsizce davranmaya devam edecek.
 
Allah Teâlâ’nın nimeti biter mi? Bizim bu aldanışımız için de bir nimet nasip etmiş. Tam da Ramazan ayının bitmesine yakın gelen rehavete, günahların tekrar zuhur etmesine set çeken bir gece var; ‘Kadir gecesi’
 
En hayırlı gece
 
Cenab-ı Mevlâ Kuran’ı Kerim’de,
 
‘Şüphesiz, biz onu (Kur`an`ı) Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin ne olduğunu sen ne bileceksin! Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır. Melekler ve Ruh (Cebrail) o gecede, Rablerinin izniyle her türlü iş için iner de iner. O gece, tan yerinin ağarmasına kadar bir esenliktir’ (Kadir Suresi) buyurur.
 
Ayeti kerimeden de anlaşıldığı üzere Kuran’ı Kerim Kadir gecesinde inmeye başlamıştır. Allah’u Teâlâ Kuran’ın ilk ayetlerini, Hz. Cebrail (a.s) tarafından Peygamber Efendimiz (sav)’e Hira mağarasında göndermiştir. 
 
Cebrail (a.s)’in getirdiği ilk vahiy, ‘Yaratan Rabbinin adıyla oku! O, insanı bir aşılanmış yumurtadan yarattı. Oku! Rabbin, en büyük kerem sahibidir. O Rab ki kalemle (yazmayı) öğretti.  İnsana bilmedikleri şeyi öğretti’ şeklinde emredilen Alâk suresinin ayetleridir.
 
İlk vahiyle beraber Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (sav) peygamberlikle müjdelenmiş ve insanlık için ‘İslam’ kurtuluşu başlamıştır.
 
Aman sabahlar olmasın!
 
Böyle faziletli bir geceyi, diğer gecelerden farklı kılmak adına, televizyonun başında pineklemekten vazgeçip sünnete ve hadis-i şeriflere sarılmak gerekir. Bu gecede boş durmamak ve çokça Allah’ı anmak, kalbimize ferahlık verdiği gibi, sevap hanemizi de dolduracaktır. Özellikle bolca Kuran okumalı ve nafile namaz kılmalıyız. Geceden başlayacağımız ibadetlerimizi, içtenlikle, hissiyatla ve sabırla seher vaktine kadar sürdürmeliyiz. Her zaman dünyalık işler için sabahladığımız günlere, bir de sadece Allah rızası için sabahladığımız Kadir gecesini eklemeliyiz!
 
Bizlerin en büyük örneği Resûlullah (sav)’in Kadir gecesine dair sünnet ve bizlere aktarılan hadis-i şerifleri ise şu şekildedir:
 
Ebû Hureyre (r.a)’den rivayet edildiğine göre Nebî (sav) şöyle buyurdu:
 
‘Faziletine inanarak ve karşılığını Allah`tan bekleyerek Kadir gecesini değerlendiren kişinin geçmiş günahları bağışlanır.’ 
 
Hz. Âişe (r.a)‘den rivayet edildiğine göre Resûlullah (sav), Ramazan ayında diğer aylardan daha fazla (kulluk yapmaya) çalışırdı. Ramazanın son on gününde de ramazanın öteki günlerinden daha fazla ibadet ederdi.
 
Âişe (r.a) şöyle dedi: Ey Allah`ın Resulü! Kadir gecesinin hangi gece olduğunu bilecek olursam, o gece nasıl dua edeyim? Diye sordum.  ‘Allah’ım! Sen çok affedicisin, affetmeyi seversin. Beni bağışla! Diye dua et’ buyurdu’
 
Rabbim bu gecede yapacağımız ibadetleri dergâh-ı izzetinde kabul eylesin… Bizleri iki cihanda güzellikler gören, kurtuluşa ermiş kullarından eylesin. Allah, Peygamber, Kuran ve ibadet sevgimizi artırsın, kalbimizi ferahlatsın…
 
Âmin


GENÇ'ın Yazısı.