Aşı! Hem de Kanser İçin!
Hüseyin Erdoğan
Gerek ilaç endüstrisinde olan gerek üniversitelerin medikal bölümlerinde olan gelişmelere bakarak “Kanser için çözüm arayışları altın çağını yaşıyor” dememiz bu konuda hemfikir olduğumuzu gösterir. Kök hücreler, çeşitli terapi yöntemleri ve Allah bilir ilerde şaşkınlıkla gözlemleyeceğimiz yeni tedavi biçimleri kanserli hastalar için bir umut olmaya devam ediyor.
Kanser için aşı fikri yeni değil elbette. Provenge, keşfedilen ilk kanser aşısı ancak hem üretim sürecinin maliyetinden hem de bazı etkilerinden dolayı eleştirilmiş bir aşıdır. Satış oranının düşüklüğünden dolayı üretildiği fabrikadan çokça işçi çıkarılmıştır.
İsviçreli ilaç devi Novartis bu hususta yeni bir umut olabilir. UPenn yani Pennsylvania Üniversitesi bilim insanlarıyla 20 milyon dolara kanser aşısı üretimi için anlaştı. Çalışmayı yürüten bilim insanları kanser tedavisinde, kişisel ilaç tedavisinin bu denli ilerlemesinin çok şaşırtıcı olduğunu vurguladılar. Üç adımda mekanizmayı anlamaya çalışırsak; lösemili hastadan alınan kanı, T hücresini (bağışık sisteminin bir hücresi) aktive edecek maddelere tabi tutuluyor. Genetik olarak lösemili hücreleri tanıyıp yok edecek şekilde güçlendiriliyor. Kanserli hücrelerin çoğalması durana dek hastaya veriliyor.
Tabii uzmanlar bu yöntemin sadece kanserli hücrelere etki etmeyip sağlıklı bağışık sistemi elemanlarına da etki edebileceği söyleniyor. Tedavinin her zaman beklenilen sonucu veremeyeceğinin de düşünülmesi gerektiğini söylüyorlar.
Bir diğer sevindirici haber ise UPenn’in kanser terapileri geliştirmek için bir bina kurma planı. Yapılan bunca araştırmalar sayesinde artık kanserin insanlar üzerinde bıraktığı kötü etkisi git gide azalıyor ve hasta kişiler insanlar artık yes`e kapılmıyor..
Kaynak: Monya Baker, Novartis gives UPenn $20 million for cancer vaccine, 07.08.2012, Nature
GENÇ'ın Yazısı.