Mehmet Sadık
 
Sanat hayal gücünün ve özgünlüğün adıdır. İnsan ufkunun, ilahi gücün verdiği idrak sınırınca uzanmasıdır. Yani yaradanın insana bahşettiği idrak kapasitesi, hayal gücünün doruk noktasıdır. İnsanoğlu ondan öteye geçemez. 
 
Sanatı icra edenlere de ‘sanatçı’ denilmektedir. Bu genel bir ifadedir. Yani, bir yazar yahut bir ressam kendisini sanatçı olarak addedebilir. 
 
Tabi bunun yanında gerçeğin dışında kalan, icra etmeye çalıştığı sanatı tam anlamıyla idrak edememiş, -bana göre uydurma- genel ifadesiyle ‘saçmalık’ çalışmalardan oluşturduğu eserleri sanat olarak addedenler de olacaktır. Bunlar sanatın içindeki çürük elmalardır.
 
Sanata ve sanatçıya dair kişisel görüşlerimi bir yana bırakıp, sanata yeni bir bakış açısı katan ve modern zamanın sanatçıları olarak kabul ettiğim sanatkârların bazı eserlerini sizlerle paylaşmak istiyorum.
 
Kimi zaman bir harabenin duvarında, kimi zaman bir tren istasyonunda gördüğümüz duvar yazıları ve grafiti adı verilen resimler, artık yeni bir sanat alanı oluşturmuş ve onu icra edenler de (bana göre) sanatkârlar haline gelmiştir.
 
Sizler için bu sanatkârların eserlerinden birkaç tane paylaşmak istiyorum...
 
Kol saati üzerinden karşıya geçmek farklı bir deneyim olsa gerek...
 
Gözler üzerinizde...
 
Bir zebra çamaşır asan kadını izliyor...
 
Yıkık duvarlardan bir kedi gülümsüyor...
 
 
Bir el uzanıyor!
 
Küçük kız mantar topluyor. Dikkat et zehirli olmasın!
 
Dikkat! Her an yerin dibine girebilirsiniz!
 
Bazen el ele vermek gerekir...
 
Namlu güvercinin tam kalbinde...
 
 
Yerin altında başka bir hayat mı var?
 
Gözleriniz yanıltmasın sizi...
 
Tarih, sokaklarda gizlidir...

GENÇ'ın Yazısı.