amazan ayı GENÇ’te ayrı bir coşkuyla ve bereketli bir atmosferde geçti. İftarlar vesilesiyle geniş bir yelpazede dostlarla buluştuk, muhabbet tazeledik. Ümmetin ve insanlığın kaderinde hayırlı roller üstlenebilmek adına birlikteliklerimizi çoğalttık…

Kadir Gecesi’nde özel bir program münasebetiyle yaklaşık otuz kişi sahurda GENÇ Dergi’de buluştuk. Saat üç sularında Kur’an, namaz ve toplu dua ile süslendi gecemiz…

Mescidden dağılırken, tebessüm ettiğim manidar bir diyalog gerçekleşti, İzzet abi ve Lütfi abi arasında. Tatlı bir hatıra gibi olsa da sembolik ve metaforik anlamı yüksek olduğu için sizlerle de paylaşmak isterim:

Genç arkadaşlarımızdan biri kapri giymişti ve dağılırken tevafuk eseri –belki de hafif çekindiğinden dolayı- kenarda bir yerde duruyordu. Lütfi abimiz bu tablo üzerine orada bulunan İzzet abiye döndü ve şöyle dedi: “Bak, kaprili genç de var burada.” İzzet abi güleç bir yüzle genç arkadaşımıza bakarken Lütfi abimiz tebessümle ekledi: “Burada kaprili genç var ama kaprisli genç yok.”


Süleyman Ragıp Yazıcılar'ın Yazısı.