Oyun ve Eğlence İçin Yaratılmadık!
Behlül Dânâ Hazretleri’nin şöyle dediği nakledilmiştir:
Bir gün Basra sokaklarında dolaşıyordum. Bazı çocukların ceviz ve bademlerle oynadıklarını gördüm. Ben durup onları seyrederken bir çocuk da onlara bakıyor ve ağlıyordu. O vakit ben:
“−Yazık, bu çocuğun elinde de arkadaşlarının oynadıkları şeylerden olsaydı, o da onlarla oynardı. Onun için üzülüyor.” diye düşünerek:
“–Evlâdım niye ağlayorsun? Ben sana ceviz ve badem alırım, onlarla oynarsın.” dedim. Çocuk, başını kaldırıp bana baktı ve:
“–Ey kıt akıllı adam, biz oyun için yaratılmadık.” dedi. Ben:
“–Peki yavrum, söyle bakalım niçin yaratıldık?” deyince çocuk:
“–İlim ve ibadet için yaratıldık.” cevabını verdi. Ben:
“–Ağzına sağlık. Sen bunu nereden öğrendin?” deyince, şöyle dedi:
“–Allah Teâlâ’nın şu buyruğundan öğrendim:
«Sizi boş yere yarattığımızı ve huzurumuza geri döndürülmeyeceğinizi mi sandınız?» (el-Mü’minûn, 115)” (Bursevî, Rûhu’l-Beyân, [el-En’âm, 119])
Alican Tatlı'ın Yazısı.