İzahını Yapabildiğim Şeyin Mizahını Yapıyorum!
Samet Demir, GENÇ Şölenlerinin unutulmaz ve en renkli isimlerinden biri. Genç Gönüllüler`in kendi içinden çıkan gösteri adamı, tek kişilik şov ustası. Geride bıraktığımız altı yıl içinde onlarca kez sahne aldı, yüzlerde bol bol tebessüm bıraktı. Kendisiyle biraz özel biraz genel konularda konuştuk.
Nasıl bir hayat hikayen var? Nerede doğdun, nerede büyüdün, nasıl yetiştin, ne gibi ortamlarda bulundun?
92 yılının Eylül ayında Sakarya Hendek’te doğdum. Çocukluğum hep mahallemde geçti, tipik bir Karadeniz ailesinde yetiştim, evde rahmetli dedemin sözü geçerdi, onun yönlendirmesiyle her yaz Kur’an kurslarına giderdim. İlk ve orta öğrenimimi tamamladıktan sonra Hendek İmam Hatip Lisesi’ne kaydoldum. Hayatımın dönüm noktası burasıdır bana göre. Lise öğrenciliğim unutamayacağım yıllardır.
GENÇ Dergi’yle, Genç Gönüllüler’le tanışma hikayeni paylaşır mısın bizimle?
2007 yılının sonları gibiydi, Hendek’te birçok tiyatro gösterisi yapıyorduk. Grubumuzdan bir arkadaşımız İzmit’te yapılan buluşmaya katıldı sonra gelip bize buluşmada yaşadıklarını anlattı. Bir sonraki buluşmaya grubu temsilen ben ve bir arkadaşım katıldık. 2008 Bursa buluşması ile Genç Gönüllü olma maceram başlamış oldu.
Stand-up senin için ne manaya geliyor? Mizah felsefeni nasıl tarif ediyorsun?
Eğer bir komedyen olmak istiyorsan ve gülmek insan için bir ihtiyaçsa, bu ihtiyacı neye göre ve kime göre karşılayacağını iyi belirlemelisin. Karşında olan kitleye göre sanatını icra etmelisin. ‘‘İzahını yapabildiğim işin mizahını da yapmak!’’ Stand up benim için bu manaya geliyor.
Bugüne kadar çok sahne aldın, tabiri caizse sahnenin tozunu çok yuttun. Nasıl bir duygu bu? Neler hissediyorsun sahnedeyken?
İnsan her geçen gün yeni bir şey öğreniyor hayata dair. Sahne de böyle aslında. Her gösteri ayrı bir tecrübeye vesile oluyor. Ve her gösteri ayrı bir heyecan tattırıyor insana.
Normal hayatta da esprili, neşeli ve sahnedeki gibi hayat dolu olabiliyor musun?
İş başka hayat başka. Geçen Kahramanmaraş Gençlik şöleninde kulise girdiğimde Ömer Karaoğlu da ekibi ile oradaydı. Oturduk biraz sohbet ettik. Bana ‘‘Normalde bu işi yapan diğer abilerin kulise geldiler mi yerlerinde duramaz sürekli şaka yaparlar. Sen onlara göre durgunsun.’’ dedi. Ben de ‘‘işim sahnede, sahneden indikten sonra hayatta nasıl davranmam gerekiyorsa öyle davranıyorum ağabey’’ dedim. Tabi ki hayatta da neşeliyim, ama sahnedeki kadar değil. İkisinin ayrımını yapmak önemli, çünkü hayat sahnesi başka, salon sahnesi başka.
Sahnedeyken çok zorlandığın anlar oluyor mu? Hangi seyirci modeli seni çok yoruyor?
Elbette zorlandığım zamanlar oluyor. Özellikle ruh gibi olan seyirci beni her zaman yorar. Reaksiyon alacağınızı bildiğiniz kesin hikayeleriniz vardır, bunlara her seyirci muhakkak güler, ama gösteri öncesi bir şeyler ters gitmiş, seyirci sizden öncekileri dinlerken yorulmuşsa işiniz çok zor demektir.
Etkilendiğin, örnek aldığın stand-up ustaları kimler?
Tiyatro alanında örnek aldığım birçok insan var. Ama iş stand- up’a gelince orada işler biraz karışıyor. Çünkü bu işi yapan insan sayısı az. Ve örnek almanız gereken insanı iyi seçmelisiniz. Sürekli takip ettiğim Bekir Develi var.
Üniversitede “ilahiyat” bölümü okuduğunu biliyoruz. Bir yanın ilahiyatçı, bir yanın mizahçı.. Hangisi ağır basıyor peki?
Evet Rize İlahiyat öğrencisiyim. Fakat lisans hayatıma ara verdim. Mizahçı yönüm daha ağır basıyor. Sahnelemeyi düşündüğüm birkaç projem var. Sanırım okula verdiğim ara bayağı uzun sürecek. :)
GENÇ Dergi okuyor musun? En beğendiğin köşeler ya da yazarlar hangileri?
Elbette okuyorum. Bir Soru Bir Cevap, Gönüllü Haberler ve Ti Haber her ay dikkatle okuduğum bölümler.
Şu an Uluslararası GENÇ Derneği’nde hangi pozisyonda çalışmalar yapıyorsun?
Uluslararası Genç Derneği’nin bu yıl gerçekleştirdiği uluslararası misafir öğrencilerle ilgili projede eğitim koordinatörü vazifesini yürütüyorum. Ayrıca Şubat ayı itibari ile de tiyatro kursumuz başlayacak. Mayıs ayında da güzel bir komedi programı ile sahnede olacağız inşallah.
Samet artık güldürmüyor diyenlere bir şey söylemek ister misin?
Yaptığımız gösterilerden seyirciler memnun kalıyorsa bizim için sorun yok demektir. Ama elbette eleştiri de lazım. :)
Geleceğe dair hayallerini paylaşır mısın bizimle?
Günümüzde insanlara bir şey aktarmak istiyorsanız, anlatmak istediklerinizi izletmelisiniz. Yani beyaz perdeyi kullanmalısınız. Bugün hassasiyetleri olduğu için sinemaya gidip bir film izleyemeyenlerin hassasiyetlerine dokunmadan izleyebilecekleri filmler çekmek en büyük hayalim.
GENÇ'ın Yazısı.