Hepimiz Filistin`e Karşı Sorumluyuz
Bu ay Filistin’den bir konuğumuz var. İbrahim Yusuf ile kurduğu BDS hareketi ve faaliyetleri üzerine konuştuk.
Kısaca kendinden bahseder misin?
İsmim İbrahim Yusuf. Kudüs’te yaşıyorum. Portekiz’de büyüdüm ama hiçbir zaman Avrupa’ya karşı yöresel mecburiyet hissetmedim. Üç farklı kıtanın bulunduğu, yarımkürenin güney batısında yaşadığım için dünyaya daha farklı yerlerden bakabilme imkanım oldu. Kişilik tartışmasıyla büyüdüm, bu her zaman iyi bir şey değildi, 11 Eylül saldırısının ardından dünyaya bakışım tamamen değişti. Newyork’ta olaylar büyürken üniversite okumak için İngiltere’ye gidiyordum. Bu hayatımın en derin değişiklikleri içerdiği bir dönemdi benim için. Müslümanlar günah keçisi sayılıyordu. Öte yandan doğu kanadında Afganistan ve Irak’ta da savaşlar oluyordu. Tüm bunlar olurken kendi kendime bu sorunlar ve toplumlar içindeki rolümü düşünüyordum. Emri bil maruf ve nehyi anil münker üzerine düşünüp, Peygamber Efendimiz’den ilham alarak kendime rol çiziyordum. Güçsüz yanlarımı sünnetlerle perçinlemeye çalışıyordum.
Peki bunu Filistin davasıyla nasıl birleştirdin?
Az önce tabloyu Filistin’deki adalet savaşı için çizdim. Filistinli alimlerden Edward Said; “Bu sadece bir sebep, asil bir ideal, eşitlik ve insan hakları için ahlaki bir soruşturmadır.” demişti. Devletin bize karşı demokrasi ve insan hakları bağlamında çok keskin bir çifte standardı vardı. Ben de tüm insanlar gibi İsrail’in tüm cezalardan muaf tutulmasına karşıydım. Bu aşamada İsrail sayesinde İslamofobi’nin nasıl yayıldığını da görüyordum. Filistinlilerin özgürlüğünü kendi özgürlüğüm olarak düşünüyordum. Filistin karşıtı gruplar yıllardır gruplar halinde savaşırken, Filistinliler tek tek savaşıyorlardı.
Biraz da kurucusu olduğun BDS hareketi hakkında konuşalım.
İsrail’in Filistin üzerinde etnik temizlik yapmak istemesi üzerine ABD ve Avrupa gizlice dolaplar çevirip bu vahşete kör gözlerle baktılar. 80’lerde Güney Afrika’daki yurttaş hareketleri burası için bir ilham kaynağı oldu. Filistinli sivil topluluklar tüm Filistin’i ve diasporasını temsil ediyordu ve bu bağlamda 2005’te dünya üzerindeki tüm insanları boykot, yoksunluk ve İsrail devletine karşı zorlayıcı bir tedbire davet ettik, ta ki Filistinliler kendi haklarını elde edebilene dek… Bu haklar Filistin işgalinin bitip batı bankalarının Gazze’yi soymayı bırakması, İsrail içindeki tüm Filistinlilerin eşitliği ve Filistinlilerin topraklarına geri dönmeleridir. Yayınladığımız tarihi dokümanlar tüm dünyada Filistinliler için global bir hareket başlattı. İsrail’de yaşayan, bu ambargoya dehşetle bakan birçok Yahudi bize dahil oldu. Mesela Avrupa’da bazı süpermarketlerde İsrail menşeili hiçbir ürün satılmayarak bu harekete destek verildi. Amerika’da birçok üniversitede öğrenciler İsrail’e destek veren markalara ayrılan fonların durdurulması için çalışmalarda bulundular. Pink Floyd’dan Roger Waters ve Elvis Costello gibi sanatçılar, İsrail’de konser vermeyi reddettiler. Türkiye ve Norveç gibi ülkeler İsrail’le diplomatik ilişkilerini asgari düzeye indirdiler. Devletin düşürülmeye çalışıldığı yerlerde yurttaşlar sahnededir. İsrail ve yanlıları BDS’nin gücünün farkına vardıktan sonra aleyhimizde hareketler gerçekleştirmeye çalıştılar. İsrail başbakanı ve Amerika başkanı BDS’nin potansiyel varlığını tanımaya başladı. BDS şu an Filistin sorununa direkt etki eden tek platformdur.
Peki BDS hareketinin bir parçası olmak isteyen Müslümanlar neler yapmalı?
Öncelikle BDS’nin değerini ve başarılarını çok iyi okumalı. Bunun için BDS isminde satışa sunduğumuz bir kitabımız var. Kitabı Ömer Barghouti yazdı. Aynı zamanda www.bdsmovement.net internet sitemizi takip edebilirler. İkinci olarak bulundukları bölgedeki BDS temsilcilikleriyle irtibata geçebilirler. Yaşadıkları bölgede ne kadar çok BDS grubu olduğunu görünce şaşıracaklar. İrtibata geçip onlara katılabilirler. Üçüncü ve en önemli madde bu işe girişmeden önce ciddi bir araştırma yapmaları gerekir. Toplumu ikna etmek için elinizde güçlü kanıtlarınız olmalı. Mesela bulunduğunuz yerde İsrail destekçisi olup Filistinlilerin evlerini dozerlerle yıkmak isteyen İsrail’in ürünlerini satmaması için bir süpermarketi ikna edebilirsiniz. Hepimiz Filistin’e karşı sorumluyuz ve BDS olarak Filistin için uğraşmaya devam edeceğiz.
Teşekkür ederim röportaj için.
Ben teşekkür ederim.
Hatice Sarı Tan'ın Yazısı.