Bağlandığınız Nefsiniz Olmasın!
Uğur Tural / Genç Haber Merkezi
Bu günlerde gündemde olan ancak tepki koymakta çok geç kalınan, hayatımızın her sayfasında izler bırakan, reyting rekorları kıran o "diziler."
Çok araştırmaya gerek kalmadan görüyoruz ki birinci sırayı evlilik dışı ilişkileri normal gösteren hatta buna özendiren herkesin birbirini aldattığı ve sanki hayatın hep böyle olduğunu anlatan diziler yer alıyor. Öyle diziler var ki ahlâk sınırlarını bir hayli aşmış durumdalar. Açık konuşmak gerekirse kimin kiminle olduğu belli değil. Herkesin birbirini aldattığı, gayri meşru ilişkilerin normal gösterildiği ve konunun sadece bu çerçevede ele alındığı, kültürümüzle hiçbir şekilde bağdaşmayan senaryolar. Kısacası ailemizle birlikte oturup da izleyemediğimiz diziler.
Toplumun birçok kesimi bu hastalığa yakalanmış durumda. Bu konuda kendisine tek laf söyletmeyen “Biz onları çok okuduk sen kendine bak” zihniyetinde olan toplum bu dizileri izleyince dizilerin senaryosunu yazan ve bu dizileri yayına koyanların ekmeğine yağ sürüyoruz. Hepimiz biliyoruz ki üç-beş bölüm yayınlanıp yayından kalkan birçok dizi var. Bunların yayından kalkış sebebi reyting yapamamış olmaları. Bu durumda biraz samimi olup “Ben sadece izliyorum onları mı örnek alıyorum?” gibi düşüncelerle nefsimize uymasak bizi Kuran-ı Kerim ve Peygamberimizin yaşantısından ayırıp zamanımızı çalan bu diziler reyting rekorları kırmaz, o üç-beş bölümlük diziler gibi yayından kalkardı. Bir yandan izleyip bir yandan öğüt vermek de bu sorunun çözümü için yeterli olmuyor. Çünkü zamanın gençliği artık “öğüt” duymak yerine “örnek” davranış görmek istiyor. Bu konuda yapmamız gereken söylediklerimizi ve inandıklarımızı günlük yaşantımızda uygulamaktır. Allah(c.c) indirdiğini anlayan anladıklarını kendine tahakkuk ettiren ve etrafına yayanlardan olmayı bizlere nasip eylesin.
Bu konuyu rakamlarla ele aldığımızda, Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıkladığı rakamlar boşanmaların hızla arttığını ortaya koyarken, uzmanlar, boşanmalarda evlilik dışı ilişkileri meşrulaştırmaya çalışan ahlaksız dizilerin büyük rolü olduğunu ifade ediyorlar. 2004`te 91.022 olan boşanma sayısı 2011 de 120.117 ye ulaştı.
Yine bu konuda Evlilik Ensititüsü Uzmanı Psikolog Yücel Sözer, ”Manevi değerler kaybedildiğinde insan hayatındaki sınırlar da kayboluyor. Ahlaki sınırlar kalmadığında, insanların merkezde tutacağı birtakım değerler yitirildiğinde evlilikte sıkıntıların başladığını görüyoruz” ifadelerini dile getirmiş.
Önümüzde böyle bir gerçek dururken sosyal âlemi bu dizilerin reklam yeri olarak kullanmayı bırakıp, nefsimizi hesaba çekmemizin artık vakti gelmedi mi?
GENÇ'ın Yazısı.