Elif Kıral

Bilim adamları deniz altında sürekli olarak yeni keşiflerde bulunuyorlar. Bu yeni keşiflerden biri de yakın zamanlarda bulunan bir ahtapot türü. Daha önce bilinmeyen bu ahtapot türünün henüz adı bile yok. Bilim adamlarının merakla üzerinde çalıştıkları bu ahtapot mükemmel bir gizlenme yeteneğine sahip. Denizin kumlu diplerinde yaşıyor ve birbirinden çok farklı hayvanların şekillerini; örneğin bir Hermit yengecini, bir Nudibranch`ı, bir denizatını ve Mantis karidesini rahatlıkla taklit edebiliyor. Dahası, taklit ettiği canlıların tüm hareketlerini aynen kopya edebiliyor.

Peki ama nasıl?

Taklit; teşhis, gözlem gibi yeteneklerin sonucunda ortaya çıkan ve akıl gerektiren bir yetenek. O halde ahtapotun, çevresindeki canlıları izleyip onların şekillerini, davranışlarını gözlemlediğini, bu gözlemler sırasında akılcı teşhislerde bulunduğunu, sonra da bu gözlemlerini hafızasında tutup o canlıları tıpatıp taklit ettiğini söyleyebilir miyiz? Elbette hayır. Ahtapotun böyle bir şuur gösterdiğini iddia etmek hiç kuşkusuz akla ve mantığa uygun olmaz. Bu sorunun tek bir cevabı vardır: Bu canlılar, yeryüzündeki diğer tüm canlılar gibi, Allah`ın ilhamıyla hareket etmektedirler.


GENÇ'ın Yazısı.