Doğu’dan Uzakta / Amin Maalouf / Yapı Kredi Yayınları / 457 Sayfa

Amin Maalouf, ülkemizde geniş okuyucu kitlesine ulaşmış ve tutunabilmiş bir yazardır. Çoğu okur, eminim yeni romanını dört gözle beklemiştir. Bendeniz de onlardan biriydim. Fakat açıkçası, benim için hayal kırıklığı oldu. Okurken aklımdan geçenler; yazarın roman tekniğinde, konu seçiminde ve karakter oluşturmada sıkıntı yaşadığıydı. Kısacası benim için Afrikalı Leo’yu, Semerkant’ı ya da Doğu’nun Limanlarını aratan bir romandı.

Romanın ana karakteri Adam, Lübnan’dan Fransa’ya göç etmiş bir tarih profesörü. Geçmiş bir arkadaşının ölüm döşeğinde olması sebebiyle yıllar sonra anayurduna, Lübnan’a, dönüşünü anlatıyor. Anayurdunda şehirlerin ve insanların, yakın dostlarının değişimini gözlemleyen Adam’ın kendisi de değişiyor.

Romanda, paragraf aralarında olay örgüsü ile paralel olarak, günümüz dünyasına, doğunun bu dünya içindeki konumuna ve geniş manada dünya görüşüne yer verilmeye çalışılmış. Genel olarak dinler ve inançlar üstü bir kültürün varlığına inanan yazar, hümanist görüşlerini bu paragraflar ve olaylar vasıtasıyla anlatmaya çalışmış. Yani Batı’nın felsefesini anlatmış. Lübnan asıllı yazar, bence artık Doğulu kimliğini kaybedip Doğu’ya Fransız kalmış.

Mehmet Emin Gül'ın Yazısı.