Ben Konya’dan Hilye... Size ileti göndermediğim yer kalmadı. Neden hiç geri dönüş yapmıyorsunuz. Ulaşmadı mı anlamadım ki! Sırf size ulaşabilmek için siteye üye oldum ama ortada bir şey yok. Çok moralim bozuldu. Allah’a emanet olun... Allah yolunuzu açık etsin. :) (Hilye Nur Çelik)

Sorunuzu okurken “eyvah” dedim içimden. Lakin en sondaki gülücük işaretinizi görünce sevindim. Yani bize kızmakla beraber defterden silmediğinizi anladım. “Gönül umduğuna küsermiş” sözü geldi aklıma…

Sizin şahsınızda şunu belirtmiş olalım Hilye Hanım: Elimizden geldiğince bizlere ulaşan her e-postaya, mektuba, telefona vs. geri dönüş yapmaya çalışıyoruz. Bu anlamda arkadaşlarımız yoğun bir mesai harcıyorlar. Lakin ara sıra bu tür iletişimsizlikler de söz konusu olabiliyor. Anlayışla karşılayacağınızı umuyor, hayırlı günler diliyorum.

“Et tekraru ahsen velev kane yüz seksen” sözünden aldığımız güçle bir kez daha hatırlatıyoruz, fıkıh sayfası hazırlıkları sürüyor mu? Dergimizde ne zaman göreceğiz? (Mustafa Akça)

Sizin gibi ısrarcı okuyucuları görmek bizleri sevindiriyor. Sayenizde “böyle bir beklenti var” diyebileceğimiz malzemeler oluyor elimizde, eksik olmayın Mustafa Bey.

Muhtemelen yeni yayın döneminde, bahsettiğiniz tarzda bir bölüm açacağız. Aklımızda, es geçmedik, geçmeyeceğiz. Ya nasip…

Derginizde Halime Demireşik Hanımefendinin hatıraları da olsa, hani diyorum iyi olmaz mı? Ya da derginizde Halime Hanımın yazıları var da ben mi derginizi iyi takip etmiyorum? :) Beni aydınlatırsanız sevinirim. :) (Mehmet Sami Yıldırım)

Bundan birkaç ay önce, sizin talebinize benzer bir şekilde, Ayşenur Vural Hanımefendi ile ilgili bir istek gelmişti. Nasibe bakın, bu ay kendisi ile bir röportajımız yer alıyor dergimizde.

Buradan yola çıkarsak, Halime Demireşik Hanımefendi ile ilgili de benzer bir şey olabileceğini ümit edebiliriz. Teklifiniz için teşekkür ederiz.

Ebedî Gençlik Türküsü’ne bayıldık, dilimizden düşmüyor. Emeği geçenleri tebrik ederiz. (Cihan Taşlı)

Bizler açısından geçtiğimiz aya damgasını vuran hadiselerden biri de Ebedî Gençlik Türküsü’nün yayınlanmış olmasıydı. Tuğrulhan Şen’in büyük emeklerle hazırladığı ve seslendirdiği bu türküyü tüm GENÇ okuyucularına ve GENÇ Gönüllüler’e hediye ediyoruz.

Not: Ebedî Gençlik Türküsü’nü hâlâ dinlememiş olanlar varsa internet sitemiz aracılığıyla dinleyebilirler.

Umre ödüllü yarışmanızda son durum nedir? Meraktan çatlamak üzereyiz. (Salim Saygıncı)

Bu ay en çok merak edilen soru şüphesiz ki sizin sorduğunuz sorudur Salim Bey. Daha fazla merak uyandırmadan, biraz geriden alarak son durumu anlatalım:

Mâlumunuz, Peygamber Efendimiz’den 365 Örnek Davranış isimli kitabımız vesilesiyle umre ödüllü bir yarışma başlattık. Gerek mektup yoluyla gerekse sanal dünya vesilesi ile bizlere birçok form ulaştı. Ve son katılım tarihi nihayete erdi.

Şu an, elimize ulaşan bütün metinler jüri üyelerine ulaştı. Jüri üyelerimiz ise şöyle:

Metin Karabaşoğlu

Rabia Gülcan Kardaş

Sinan Özgenç

Bu üç kıymetli üyemiz tüm metinleri ince eleyip sık dokuyacaklar ve umre ödüllü yarışmamızın birincisini seçecekler. Kısmet olursa, Temmuz sayımızda yarışmanın kazananını açıklayacağız. Tüm katılımcılara teşekkür ediyor, sonuçların hayırlara vesile olmasını diliyoruz…

Genç Dergi’de Perşembe günleri Lütfi abi, Çarşamba günleri Süleyman Ragıp kardeşimiz gençlerle birlikte oluyormuş, doğru mu? (Sercan Sağdık)

Bir hamd vesilesi olarak söylemek gerekirse, Üsküdar’daki dergi merkezimiz, haftanın birçok günü güzel programlara ev sahipliği yapıyor. Bahsettiğiniz gibi, Mehmet Lütfi Arslan abimiz her Perşembe akşamı 19:00’da, üniversiteli gençlerle birlikte oluyor, gönül ve ufuk açıcı sohbetlerde bulunuyor.

Diğer yandan bizler de, Çarşamba akşamları 18:00’da, liseli gençlerle birlikte oluyoruz, hasbihal edip hayırları çoğaltmaya gayret ediyoruz. Vakti müsait olanları bekleriz.

Not: Bunların haricinde, Kur’ân ziyafeti, GENÇ Fasıl, tefsir dersleri ve alanında yetkin isimlerle buluşmalar gibi programlar da oluyor. Duyuruları internet sitemizden takip edebilirsiniz.

 GENÇ Dergi’de neden hikaye yok? (Selma Karaçam)

Vardı aslında. Harun Kırkıl bu anlamda gayet başarılıydı. Lakin şimdilerde bizim de gözlerimiz GENÇ’e tat katacak hikayeler arıyor. Sahi yok mu hikaye yazacak bize?

Süleyman Ragıp Yazıcılar'ın Yazısı.