Ayşe Polat

Palm yağının dünyada en çok kulanılan bitkisel yağ olduğunu biliyor muydunuz ` Şu an dünyada on beş milyon hektar palmiye için kullanılmakta. Afrika`nın tropikal alanlarında yetişen bir ağaç türüdür, meyvesinden kızıl renkli katı bir yağ çıkar. 1970`li yıllarından itibaren, Malezya ve Endonezya`da tarımda işletilmeye başlandı. Şu an dünya çapında palm yağının % 85’i bu iki ülke tarafından karşılanmakta.

GDO gibi çok tartışmalı olan bir madde. Avrupa`da sağlığa zararlarından dolayı, besin uzmanlarının ana konusu oldu. Araştırmacılara göre, içindeki yüksek « doymuş yağ » oranı yüzünden, vücudumuzda damar tıkanıklığına ve başka hastalık yapıcı etmenlere yol açabilmekte. Fakat bunun aslı olmadığını savunanlar da var.

Böyle doğal bir besinin mutlaka zararlarından çok faydası olmalı. Herşeyin aşırı kullanımının elbet vücuda bir zararı olduğu gibi... Sorun da işte burada. Çünkü düşük fiyatı ve iyi veriminin sanayiciler tarafından istifade edilmesinden dolayı, süpermarketlerdeki besin ürünlerinin % 50’in de bulunuyor. Ayrıca kozmetik, temizlik ürünlerinde ve biyoyakıt olarakta çokça kullanılıyor.

Ve bu durum doğal dengeyi alt üst ettiği gibi, orada yaşayan insanların ve hayvanların haklarının gasp edilmesine yol açıyor. Ortada çok büyük bir haksızlık var. Hak hukuk meselesinin sadece anne, baba, komşu olmadığını ve daha geniş yönden bakılarak, tüm insanların mallarını ve haklarını korumamız gerekmekte. Şairin dediği gibi “Adına yoksulluk dediğimiz şey, yokluktan değil; çokluktan kaynaklanır. Hakkına razı olmayanların çokluğundan …”

Zulmün, hırsın, israfın ve sorumsuzluğun sonucu olarak bugün, Afrika`nın ve Güneydoğu Asyanın ormanları yok olmakta, başta orangutanlar olmak üzere içinde yaşayan canlı türlerinin nesli tükenmek üzeredir. Bireysel olarak yapabileceğimiz daha dikkatli bir şekilde aldıklarımızın içeriğine bir göz atmak olmalı…

Kaynak: Sylvain Angerand. Arnaque à l`huile de palme durable – 12 questions pour comprendre les enjeux. Rapport des Amis de la Terre. Mai 2011

Genç Bilim'ın Yazısı.