Ciddiye Alınması Gereken Bir Şair: Sefa Kaplan
Ali Görkem Userin
Kimi şairler vardır, şiirdeki tüm kıdem ve birikimlerine rağmen şairlikleriyle değil de başka yanlarıyla tanınır, bilinirler. Sefa Kaplan da böyle bir isim. Yıllardır gazetecilik yapıyor, ona yakın araştırma ve inceleme kitabı var. Ama aynı zamanda otuz yıldır da şiir yayımlıyor. Kaç yıldır yazdığını Allah bilir. Gurbet, sürgün, seferberlik, tutunamamak gibi kavramlardan hareket ediyor genelde şiiri. Şiir kitaplarının adlarına bakmak bile yeterli zaten bunu anlamak için: Sürgün Sevdaları (1984), İnsan Bir Yalnızlıktır (1990), Seferberlik Şiirleri (1994), Londra Şiirleri (2001), Mecûsi Şiirleri (2003). Seksenlerden bu yana akan şiir ırmağının farklı kolları arasında gelenekten beslenmekte sakınca görmeyen birkaç şairden biri Kaplan. Yahya Kemal, Behçet Necatigil ve İsmet Özel şiirinin arasında bir yerde ve gel-gitlerle varolan bir şiir onunki. Son kitabı Mecûsi Şiirleri’nde yer yer zayıflamış olsa da, genelde güçlü bir şiiri var Sefa Kaplan’ın. Özellikle Londra Şiirleri iyi bir kitap. Şiirler, şairin, önceki beş kitabından seçtiği şiirlerden oluşan toplama bir kitap. Girişinde ise oldukça şaşırtıcı, deyim yerindeyse zehir zemberek bir mukaddime var. Edebiyat ortamının yaygın hastalıklarına ve yazarların, şairlerin kişisel husumetlerinin asıl zararı kendilerine değil de edebiyat ortamına verdiğine dikkat çeken Kaplan da konunun mağdurlarındandır. Her şey bir yana, Sefa Kaplan kıyıda köşede kalmış iyi bir şair. Merdivenşiir’in son sayısındaki iki şiirini okumanızı da ayrıca öneririz.
(Şiirler -Seçme Şiirler, Sefa Kaplan, İş Bankası Yayınları, Şiir)
GENÇ'ın Yazısı.