Sait Aktaş / Genç Haber Merkezi

Haziran ayının son demlerinde olduğumuz şu günlerde eğitim-öğretim sezonunun sona ermesi ve hava sıcaklıklarının gitgide artmasıyla beraber tatil dönemine resmen geçiş yapıldı. Şu günlerde, tatile başlamış öğrenci olsun, yetişkin olsun kısa dilimlik bir istirahat hâlindedir. Bunun yanında üç aylık yaz döneminde nelerle meşgûl olabileceğinin hesabını yapmaktadır.

Yaklaşık bir aydır devam eden Gezi Parkı eylemleri birçok insanı olumsuz olarak etkiledi. Şu sıralar bu memleketin en büyük meselesi bu eylemler olsa gerek. Tabii kim nasıl düşünür, bilemiyoruz. Ancak bizim kafamızı yoran en önemli olay şimdilik bu eylemler. Dileriz bir an önce olay çözülür ve tedirginlik veren bu durumdan kurtulmuş oluruz.

Ancak durum düzelene kadar insanlar üzerindeki tedirginlik de devam edecektir. Bu açıdan tatil zamanı stresli bir ortamda başlıyor. Pekâlâ! Koca bir sezonun ardından hem yorgunluğu azaltacak hem de insanın verimini arttıracak bir tatil programı yapılamaz mı? Esas üzerinde durmamız gereken budur.

Mâlûm herkesin ilgi alanı değişik. Buna rağmen herkesin alâka duyduğu saha ile ilgili bir eksiklik yaşaması muhtemeldir. Çünkü yaz sezonuna geçilmesi ile beraber kültür-sanat, spor, birbirinden farklı aktüel sahalarda da bir duraksama oluyor. Alâka duyulan saha ile ilgili bir faaliyet bulabilmek güç olacaktır. Yâni, bu mevsim sorumluluklar kendiliğinden şahsa yükleniyor.

O zaman bir rehber hazırlamanın zamanı geldi hattâ geçmiyor mu? Aklıselim insanoğlu bu şekilde plânlar kurarak kendine bir yol çizebilir. Tatil dönemini verimli olarak tamamlayabilir. Bu hususta bizim aklımıza gelen ilk unsur kültür ve sanat içerikli aktivitelerdir. Tabii başka alanlarla ilgili olanlar da kendileri için bir program hazırlığı hâlindedir. Buna dâir bizde ipuçlarını kısa bir şekilde zikredelim. Meselâ: Bu yaz okumamış olduğumuz dünya klasikleri varsa onlara zaman ayırabiliriz. Düşünsel ve eleştiri ağırlıklı yayınlar okuyarak zihinsel olarak alıştırmalar yapabiliriz. Yaz mevsimi mâlûm. Kavurucu sıcaklar başımızı ağrıtacaktır. Buna rağmen gerekli olan sportif faaliyetleri uygulayabilirsek biraz dengeyi koruyabilir ve sağlımızı zinde tutabiliriz.

Bu sene ki yaz mevsimi yukarıda zikredilen olaylar neticesinde biraz kasvetli olabilir. Bu sebeple böyle bir yazı yazmak mecburî oldu bizim için. Bu sene geçirilecek yaz mevsimine dâir bir uyarı olarak da kabul edilebilir.

Ey insan iyi düşün. Bunda sonra görev sana düşmekte. Ne olursa olsun tercih sana bırakılmıştır…


M. Sait Aktaş'ın Yazısı.