Mursi Nerede Hata Yaptı?
Ramazan Aydoğan / Genç Haber Merkezi
Dünyanın en köklü coğrafyalarından biri olan Mısır, 7000 yıllık tarihi içinde, ilk kez 2011’de demokrasiye kavuşmuştu. ‘Arap Baharı’ şeklinde adlandırılan isyanlarla, Hüsnü Mübarek’in 32 yıllık iktidarına son veren Mısır halkı, demokrasiyle tanışmanın büyük sevincini yaşamıştı. Demokrasinin ilk adımı olan seçimlere giderek, Müslüman Kardeşler Teşkilatı üyesi Muhammed Mursi’yi Cumhurbaşkanı seçmişti. Mursi, reylerin yarısından fazlasını alarak (%53) iktidara gelmişti. Ve halk Mursi’yi destekleyenler ve desteklemeyenler olmak üzere ikiye ayrıldı.
Halkın taraflara ayrılmasıyla 2013`te Mursi istifaya çağrılıyordu. İçten içe darbe sinyalleri başlamış, zemin hazırlanmıştı. Ve beklenen oldu; yoğun kitlesel protestonun ardından ordu darbe yaparak yönetime el koydu. Cumhurbaşkanı Mursi ise, muhtıraya cevaben sandıktan alınan meşruiyeti ve demokrasiyi referans alarak geri adım atmayacağını açıklaması krizin kutuplaşmaya ve iç çatışmaya doğru çevrileceğinin sinyalini veriyordu. Ve nitekim de öyle oldu; askerin orantısız şiddetine karşılık yapılan eylemler ülkeyi iç savaşa sürükledi.
Şimdiler de mâsum insanlar; camilerde namaz kılarken, sokaklarda yürürken öldürülüyor. Mısır’ın içinde bulunduğu durum gittikçe çıkmaza sürükleniyor.
Hata neydi peki?
Mursi Cumhurbaşkanı olarak ateşten gömleği giymişti. Çünkü Mısır zaten karışık bir durumdaydı, otorite sarsılmaya müsaitti. Mübarek dönemini iyi analiz edemeyen Mursi de hazin sonunu kendisi hazırlamıştı aslında.
Gerçekten de artık bambaşka bir dünyada yaşıyoruz. Her şeyin çok çabuk dönüşebildiği, dönüştürebildiği; insanların daha fazla özgürlük istediği neo-liberal bir dünya. Bilgiye ulaşmanın çok kolay olduğu, her şeyden anında haberdar olmanın mümkün olduğu günümüzün dünyasında, kitleler giderek daha fazla özgürlük ve daha iyi yaşam koşullarında yaşamak istiyor. Mısır’da ki darbe bize gösterdi ki; başa gelenlerin çağı ve toplumu iyi analiz edemeyip ona göre bir politika üretemeyişi iktidarlarının sonunu hazırlıyor. Öyleyse teknoloji çağının bu yeni dünyasında çağı anlamak ve ona göre politika üretmek iktidarların ilk öncelikleri olmalıdır.
GENÇ'ın Yazısı.