İranlıları Kadisiye’de bozguna uğratan Sa’d bin Ebî Vakkâs (r.a.) komutasındaki İslam ordusu, İran ordusunun kumandanı Hürmüzan ve maiyetindeki on iki kişiyi esir ederek, Halife Hz. Ömer’in (r.a.) huzuruna çıkardı. Hz. Ömer (r.a.) İranlı esirlerin idamlarına hükmetti ancak Hürmüzan’ın kurnaz manevrası, bu hükmün icrasını imkânsız hale getirdi.

Tihaber Savaş Muhabiri Cengiz Cengâver’in bildirdiğine göre; İranlıların Kadisiye’de yenilmeleriyle; ordu komutanı Hürmüzan, maiyetindeki askerlerle Hulvan’dan, Esbahan’a geçti. Daha sonra oradan da gizlenebileceği başka bir şehre giderek, kaleye sığındı. Ebu Musa da kaleyi kuşattı. Şehir halkı, Hz. Ömer’in (r.a.) şartlarını kabul edip, teslim olduklarında; Ebu Musa, Hürmüzan’ı on iki esirle birlikte Medine’ye gönderdi. Başlarında taçlar, üzerlerinde ise altın yaldızlı elbiseler olduğu halde Medineli’ye getirilen esirlerin bu hali Medineliler kısa süreli bir şaşkınlık yaşamasına neden oldu.

Medine’ye varan esirler, Hz. Ömer’in (r.a.) evine götürülmek istendi. Ancak Hz. Ömer’in evinde bulunamaması üzerine; görevliler, Hz. Ömer’i (r.a.) aramaya başladılar. Bu arada Hürmüzan’ın, Farsça olarak: “Kralınız kayıp mı oldu?” şeklinde söylendiği kaydedildi. Nihayet Hz. Ömer’in (r.a.) mescitte olduğu öğrenildi. Esir kafilesi mescide vardığında, Hz. Ömer’i (r.a.), cübbesini üzerine örtmüş, uyurken buldular. Hürmüzan: “Kralınız bu mu?” diye sordu. “O halifemizdir” diye cevapladılar. “Peki, koruması yok mudur?” diye sorunca da “Eceli gelinceye kadar Allah kendisini koruyacaktır” denildi. Bunun üzerine Hürmüzan, “Vallahi o mutlu bir kraldır” dedi.

Hürmüzan’ı gören Hz. Ömer (r.a.): “Bunu ve yandaşlarını İslam’la zelil eden Allah’a hamdolsun” diyerek, şükretti. Hürmüzan, içmek için su istedi. Hz. Ömer (r.a.): “Sana, susuzlukla ölümü birlikte tattırmayacağım” diyerek, su getirilmesini emretti. Sonra da Hürmüzan’ın elini tutup: “Suyu içinceye kadar seni öldürmeyeceğim” dedi. Su getirildiğinde; Hürmüzan, içindeki suyu içmeksizin bardağı kaldırıp attı. Hz. Ömer (r.a.), öldürülmesini emredince de: “Bana aman vermedin mi?” dedi.

Hz. Ömer’in (r.a.): “Nasıl yani?” diye sorması üzerine de : “Suyu içinceye kadar bana bir şey yapmayacağını söylemiştin. Bense suyu içmedim” dedi. Zübeyr (r.a.), Enes (r.a.) ve Ebu Said (r.a.) de onu tasdik ettiler. O zaman Hz. Ömer (r.a.): “Allah seni kahretsin! Aman vermişim de haberim yok” dedi. Ancak Hz. Ömer’in üzüntüsü fazla sürmedi; Hürmüzan’ın, Müslümanların sergilediği bu eşsiz mertlikten etkilenerek, İslam’la şereflendiği tespit edildi.

Kadisiye Savaşı: Sa’d bin Ebî Vakkâs kumandasındaki İslâm ordusunun, 636 senesinde İranlılara karşı zaferle netîcelenen muhârebesi. Bu muharebe neticesinde; büyük ganîmet elde edilmiş; Kisra’nın sarayları ve hazîneleri Müslümanların eline geçmiştir. Bu zafer, Müslümanlara İran’ın kapılarını açtığı gibi, daha sonraki savaşların kazanılmasına da zemin hazırlamıştır.


GENÇ'ın Yazısı.